Koronavirüs hastalığının gebelik dönemindeki kadınlarda görülme oranının mevcut verilere bakıldığında düşük bir ihtimal olduğunu söyleyen Op. Dr. Murat Gökhan Kinaş tüm insanlarda olduğu gibi gebelerin de hamilelik boyunca acaba virüs kaptım mı diye endişelendiklerini belirtti. Yapılan bazı çalışmalara bakıldığında virüs kapan gebelerin yüzde 87’sinde herhangi bir belirti gözükmediğini ifade eden Kinaş; “Diğer hastalarda olduğu gibi gebelerde de ateş, öksürük, boğaz ağrısı, yorgunluk gibi belirtiler görülebilir. Gebe olanlarda gebe olmayanlara göre daha az oranda ateş, öksürük ve nefes darlığı semptomları oluşmaktadır. Bu semptomları olan tüm gebelerde hemen COVID-19 düşünülmez. Bu belirtilere en basitinden grip gibi başka nedenler de sebep olabilir” dedi.
Yeni tip korona virüs hastalığı bulgusu olmayan gebelerin rutin kontrollerini aksatmamaları gerektiğinin altını çizen Kinaş; “Hamileliğin bazı dönemlerinde önemli testlerin yapılması gerekmektedir. İlk 3 aydaki tarama testlerini ve 19-22. haftalar arasında yapılan detaylı ultrasonografiyi ihmal etmemelidirl. Herhangi başka bir problemi olmayan ve rahimde gebeliğe sahip olduğu doğrulanmış bir gebe için 22. gebelik haftasına kadar bu iki muayenenin yapılmış olması yeterli olarak kabul edilebilir. Bundan sonraki takip sıklığı da 34. haftaya kadar 6 haftada bir sonrasında ise hastanın durumuna göre 3-4 haftada bire çıkartılabilir. Fakat bazı acil durumlarda ( fetal hareket azlığı, vajinal kanama, karın ağrısı gibi) doktora daha erken başvurması gerekmektedir” dedi.
Gebelerde alınacak tedbirlerin toplumun diğer bireylerinin alması gereken tedbirlerden farklı olmadığını belirten Op.Dr. Murat Gökhan Kinaş, gebelerin koranavirüs belirtileri varsa ne yapılması gerektiği konusunda şunları söyledi: “ Olası semptomlarda sakin kalarak, hemen hekimiyle irtibata geçmelidir. Gerekli testler yapıldıktan sonra pozitif çıkan gebelerin hastane ortamında takip edilmesi gerekir. Şüpheli yada tanı konmuş hastalığı hafif seyreden hastalar iyileştikten sonra 2-4 haftada bir ultrasonografi ile takip edilmelidir. Gebenin şüpheli temas halinde hastaneye yatışı gerekmiyorsa 14 gün boyunca mümkün olduğu kadar evde kalması ve toplu alanlardan uzak durması istenir. Toplu alanlara gitmenin zorunlu olduğu hallerde ise maske takması önerilir. Eve ziyaretçi kabul etmemesi, odanın iyi havalandırılması, ev halkının diğer üyelerinden mümkün olduğunca ayrı kalınması, farklı havlular, farklı tabak çanak ve mutfak eşyası kullanılması ve farklı zamanlarda yemek yemesi tavsiye edilir.. Şüpheli bir temas sonrası gerekli izolasyon süresi (14 gün) dolana kadar acil durumlar dışında muayene ertelenebilir” dedi.
Virüsün şuanda anne sütünden bebeğe geçeceği yönünde herhangi bir kanıt olmadığını da açıklayan Op.Dr. Murat Gökhan Kinaş; “Doğumdan sonraki dönemde emzirme ile ilgili karar aile ve hekim tarafından konuşularak planlanmalıdır. Şüpheli, muhtemel veya doğrulanmış COVID-19 olan annelerden doğan bebekler, gerekli önlemler alınarak standart bebek besleme yönergelerine göre emzirilmelidir. Bebeği emzirmeden veya emzik biberon gibi materyallerle temas etmeden önce mutlaka eller yıkanmalıdır. Emzirme için memeye alındığında mutlaka bir koruyucu yüz maskesi takılmalıdır. Anne sütü göğüs pompası kullanılarak çekilirse, anne pompanın veya şişenin herhangi bir kısmına dokunmadan önce ellerini yıkamalı ve her kullanımdan sonra uygun pompa temizliği için önerileri takip etmelidir” diyerek sözlerini tamamladı.