Denizli’de yağışların olmaması mevsim normallerinin üzerinde seyir eden hava sıcaklığı nedeniyle göller, dereler kurumaya devam ediyor. Yaşanan kuraklıktan Bekilli ilçesinden geçen büyük Menderes Nehri’ de etkilendi. Adına ağıtlar yazılan yıllardan beri dilden dile söylenen ‘Ümmü Kızın Türküsü’ nün geçtiği Mangırın Kısık Mevkii’nde Menderesteki su seviyesi yarım metreye kadar düştü. Menderes Nehri’ni karşıdan karşıya geçmek isterken sevdiğinin elinden kayan ve suya kapılıp giden Ümmü Gülsüm’ün türküsü de kuraklıktan etkilendi. Ümmü kızın türküsünün yaklaşık yüz elli yıl önce Bekilli ilçesinde Mangırın Kısık Mevkii’nde yaşanmış bir olaydan sonra bestelendiğini anlatan İsmail Cura, “Menderesten karşıdan karşıya yüzerek geçtiğimiz günleri biliyorum. Bu halini görmek insan için içler acısı. Bu kuraklığın anlamını bilmiyoruz. Adıgüzeller Barajı’na akan bu suyumuz çok büyüktü. Bu durumda kuraklığı çok hissediyoruz. Üç metreye yakın su akıyordu ve şimdi yarım metreye kadar düştü, pislikten de geçilmiyor” ifadelerini kullandı.
Olayın yaşandığı zamanlarda Bekilli ilçesinin Afyonkarahisar’a bağlı olduğunu, Ali Çavuş’la Ümmü Gülsüm’ün birbirlerine büyük sevgiyle aşık olduğunu anlatan İsmail Cura, “Burası Ümmü kızın düştüğü yer. Sarıkaya tarafından Ümmü kız geliyor. Sonra Büyük Menderes’ten geçecekken kayadan oğlan geçiyor ve kız elindeki bohçayla geçemeyerek Menderes’e düşüyor. Ardından oğlan oraya oturarak, bir el attım alamadım fesini, uzakta düştü duyamadım sesini, akmayası çaylar. Nerelere koydum Ümmü’mü diye beyit yapıyor” dedi.