Denizli’nin Baklan ilçesinde doğan, Türk Silahlı Kuvvetlerinde astsubay olarak 25 yıl hizmet verdikten sonra emekli ayrılan Önder Ülker, kendini köy çeşmelerine adadı. Baklan ilçesinin dağlarında ovalarında ve ilçeye bağlı mahallelerde gezerek, köy çeşmelerinin yerini ve sayısını tespit eden Ülker, çeşmelerin tamir ve bakımını yapıyor, kendi imkanlarıyla satın aldığı doğaya uyumlu boyalarla ve kireçlerle çeşmeleri boyuyor. Bu güne kadar ilçede tespit ettiği 46 çeşmeden, 12’sinin tamir bakım, boya ve badanasını yapan Ülker, 46 çeşmenin hepsinin tamirini ve bakımını yapacağını söyledi. Vatanı sevmenin sözle değil, icraatla, çalışmakla ve üretmekle olacağına dikkat çeken Ülker, önce tamir yapacağı köy çeşmelerinin kanallarının içindeki suyu boşaltıyor. Kanal içindeki yoğunları ve taşları temizleyen Ülker, kanal içi ve duvarlarındaki yosunlu bölgeleri tel fırça ile kazıyarak temizliyor. Bir süre kurumaya bırakılan çeşme ve çeşmenin kanal duvarları Ülker, tarafından iki kat kireçle badana yapılıyor. Doğaya uyumlu kimyasal içermeyen mavi toz boyayla da kanal için ve zemini iki kat maviye boyanıyor.
Emekli maaşı ve kendi imkanlarıyla çeşmelerin tamir bakım, boya ve badanasını yaptığını, Baklan ilçesinde 46 çeşmenin bakımını ve tamiratını yaptıktan sonra imkanları doğrultusunda çevre ilçelerdeki köy çeşmelerini de tamir etmek istediğini anlatan Ülker, “Emekli astsubayım, doğa gönüllüsüyüm. Bugün Balca Çeşmesine geldik. Onun bakımını yaptık önce temizledik içerisini daha sonra içerisinde bulunan taşları, otları ve hepsini temizledik. Etrafında bulunan doğaya zarar veren plastik materyalleri de toplayıp çöp kutusuna koydum. Daha sonra içerisini temizlik malzemesiyle temizledikten sonra kurumaya bıraktım. Bu işlemi yaptıktan sonra boya malzemesi olarak kireç, kirecin içerisine zeytinyağı, tuz, tutkal koydum. Malzemelerin deforme olmaması için uzun zaman dayana bilmesi için onları o şekilde hazırladım. İlk önce dış kısmı kireçle badana yaptım. Bu birinci turu daha iyi tutması için ince bir şekilde yaptım. Daha sonra kirecimizin içerisine doğaya zararlı olmayan, hayvanlara zararı olmayan havuz içerisinde bulunan bakterileri yok etmek için daha sonra bakteri oluşmaması için, içerisine renklendirici tutkal, zeytinyağı ve tuz koydum. Renklendirici boyayı koyduktan sonra ince bir şekilde fırçayla içerisini maviye boyadım. Daha sonra ikinci turda kirecimizi yoğurt kıvamına getirdikten sonra tekrar badana yaptım boyadım. Bu işlem bittikten sonra ikinci turda tekrar renklendirici boyamı biraz daha yoğurt kıvamına getirerek tekrar bir daha boyadım. Bu işlem bittikten sonra çeşmenin akan kısmına kendi imkânlarımla aldığım zincir ve tası taktım. Boruyu akrelitli boyayla boyadım” dedi.
Kuraklığın etkisinin hissedilmeye başlandığını, su kesintilerinin başladığını insanların bu gidişle bir damla suyu arar hale geleceğine dikkat çeken emekli astsubay Ülker, “Bu işleme kendim neden gönül verdim. Neden bir inşaata gitmedim. Neden bir yeri boyamadım. Kendim doğa gönüllüsü olduğum için şu zamanda bu ortamda dünyada su kıtlığı, Türkiye’de de bir su kıtlığı sorunu var. Denizli de de ister istemez zaman zaman sularda kesilme durumu var. Bu nedenden dolayı bende kendim Baklan’da bulunan 46 çeşmenin, 12 tanesini yaptım. Çayır Çeşmesi, Kirazlı Çeşmesi, Hacı Kör Ahmetler Çeşmesi, Hacı Kör Ahmetler Çeşmesi Çanakkale Savaşı’nda şehit olan amcanın adının verildiği bir çeşme onu yaptım. Yakalı Çeşmesi, Aşağı Bucak Çeşmesi, Yukarı Bucak Çeşmesi, Çataloba Çeşmesi bu günde Balca Çeşmesini yaptım. Bunları kendi imkanlarınla, kendi ekonomik durumumla bunların hepsini yapmaya devam edeceğim. Buradan tüm insanlara sesleniyorum. Doğayı sevin, doğaya hiçbir şey atmayın. Havaların sıcak olmasından dolayı malum orman yangınları başlamıştır. Ormanlara dikkat edelim, ormanları sevelim, doğayı sevelim. Kesinlikle su israfına son verelim. Bu çeşmeler benim sayemde gelecek kuşaklara kalacak. Bende gençlere örnek olacağım” diye konuştu.