İYİ Parti Denizli Milletvekili aday adayı Mehmet Ali Uzakgider, İYİ Parti Denizli İl Başkanlığı’nda basın toplantısı düzenledi.
İYİ Parti Denizli Milletvekili aday adayı Mehmet Ali Uzakgider, İYİ Parti Denizli İl Başkanlığı’nda basın mensupları ile bir araya geldi. Uzakgider basına kendini tanıtaraka day adaylığı süreci ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Basın toplantısında açıklama yapan Veteriner Hekim Mehmet Ali Uzakgider, şu ifadeleri kullandı:
Değerli basın mensupları,çok kıymetli cesur iyi insanlar. Ben Denizli ili Tavas ilçesine bağlı Baharlar köyünde doğmuşum.İlkokulu aynı köyde, orta öğretimi Isparta gönen Öğretmen lisesin’de, Üniversiteyi Elazığ Fırat Üniversitesi Veterinerlik fakültesi’nde okudum.39 yıllık memuriyetimde veteriner hekim ve 29 yıl boyunca da tarım il müdürlüğün her kademesinde idareci olarak görev yaptım. Aynı zamanda 6 dönem sürecinde de Denizli Veterinerler Odası başkanlığını üstlendim.Ayrıca 2007,2011 ve 2018 yıllarında milletvekili seçimlerine aday oldum.Şimdiyse,bizleri yetiştirren ve bu imkanları sunan aziz milletimize ve vatanımıza bu zaman zarfında elde ettiğim bilgi, tecrübe ve birikimlerimle f arklı noktadan hizmet etmek için 14 Mayıs 2023 tarihinde yapılacak milletvekiliği genel seçimleri için aday adayı olmaya karar verdim.
Ülkemizde 14 Mayıs 2023 tarihinde yapılıcak olan 28.Dönem Milletvekili Genel Seçimi’nin milletimiz için hayati öneme sahip olduğu aşikardır. Ülke yönetimini 21 senedir tekelinde bulunduran AKP, bu süre boyunca millilik ve muhafazalık maskesinin ardında milli olan tüm değerlerimizi yok etmek için elinden geleni yapmıştır.En başta milli kimliğimizi oluşturan kültürel kodlarımızın çözülmesine sebep olacak etnik ve mezhepsel hususları kaşımış,vatan toprakları, dilimiz,bayrağımız, Türklüğümüz ve dinimiz başta olmak üzere değerlerimiz hepsini tartışmaya açmıştır.
Diğer tarafdan milli sermayemiz artık yabancı şirketlerle rekabet edemez durumda düşürülmüş ve üretimden uzaklaştırılmıştır. Ülkemiz maalesef ithalat cenneti olmuştur. Birer birer kapanan fabrikaların çıkrdığı işçiler,köyünü terk eden çiftçiler,kalabalık işsizler ordusuna katılmıştır. Türkiye genç nüfusuyla övünen bir ülkedir.Fakat bugün her dört gencimizden biri işsiz duruma gelmiştir.Üniversite mezunu işsiz vatandaşlarımız sayısı bir milyona dayanmıştır.
Uygulanan yanlış politikalar yüzünden statejik öneme sahip birçok tarım ürününü dışardan ithal eder duruma getirildik.Artık canlı hayvanlarımızı ve samanımızı bile ithal ediyoruz. Her yıl dışarıdan ete,yağa,pamuğa,mısıra ve bakliyata milyarlarca dolar ödüyoruz. Halbuki ülkemize her türlü bitkisel ürretime ve hayvancılığın her kolu için uygun gelir sağlama potansiyelimiz var. Bu ancak iyi tarım ve sanayi politikaları ile mümkündür. Fakat mevcur iktidar, milletimizin sahip olduğu ne kadar ekonomik kazanım varsa elden çıkarmıştır. Artık türkiye’de milli ekonomi diye bir şey kalmamıştır.Telekom,tüpraş, arçelik, Tedaş, Tekel,madenler,Türkiye petrolllerinden tutun da büyün limanlara varıncaya kadar her şey satılmıştır. Bankacılık,borsa,sigortacılık gibi bütün mali pyaslar yabancıların kontrolüne geçmiştir.İnsanımız küresel sermayenin,karın tokluğuna çalıştırdığı emekçisi durumuna düşürülmüştür.Bütün işlerin taşeronlaştırıldığı ülkemizde kendi insanımız öz yurdunda yoksul,yoksun ve kimsesiz bırakılmıştır.Bir avuç iktidar yanlılarının rahatı iyidir. Ne var ki,vatandaşlarımızın büyük çoğunluğu,bırakın yoksulluk sınırını, bugün açlık sınırında hayat mücadelesi vermekte, sosyal yardımlaşma kurumlarının ya da siyasi amaçlara hizmet eden dernek ve vakıflarına vereceği yardımlara muhtaç duruma düşmektedir.
İktidarın ele geçirdiği devlet kurumları, medya ve sermaye Türkiye’nin gerçek gündemi olması gereken tüm bu olumsuzlukların üstünü örterek soyut kavram karmaşalarıyla halkın kafasını karıştırmakta ve oluşturan suni gündemlerle hamaset yapılarak gerçek sorunlarımızın kamuoyunun gözünden gizlenmektedir. Bugün terör ve savaş, ne kötü giden ekonomi ne yapboz tahtasına dönmüş iflas etmiş eğitim,ne ithlatçı durumuna düşürülmüş tarım, ne taşeronlaşan sağlık, ne de güven kaybına uğrayan yargı ve devlet tartışılmaktadır.
İşte bu ahval ve şerit içinde bu ülkenin ekmeğini yemiş bu devletin imanlarıyla yetişmiş ülkrsine ve milletini karşılıksız seven bizden bu tabloya daha fazla seyirci kalması mümkün değildir. Artık zaman, kişisel düşüncelerimizi bir tarafa bırakarak, el ele vererek, vatan için millet için ve Allah rızası için mücadele etme zamınıdır.
Ben de,bu vatanın bir evladı ve bir Türk milliyetçisi olarak sorumluluk duygusu ile ülkemizin gerçek meselelerini halkın gündemine getirmek ve daha sonrada nasip olursa ve denizli halkı teveccüh gösterirse milletime en iyi şekilde temsil ve milletime hizmet etmek amacı ile mlletvekilliği aday adayı oldum. Allah milletimizin yolunu açık etsin. Allah milletimizin yar ve yardımcısı olsun.
Denizli İYİ olacak, Türkiye İYİ olacak…Ne Mutlu Türküm Diyene!