Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Adayları İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş Denizli’de miting düzenledi. Denizli’de gerçekleşen mitingdeki yoğun kalabalık dikkat çekti.
Millet İttifakı Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı yardımcısı adayları Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş ile birlikte Denizli’de miting düzenledi. Denizli’de Özay Gönlüm bulvarında gerçekleştirilen mitinge yoğun katılım dikkat çekti.
Mitingde konuşan Kemal Kılıçdaroğlu ‘Bugün çok mutluyum birlikte olduğumuz için çok mutluyum.’ ifadeleri kullanarak konuşmasına başladı. Cumhurbaşkanı adayı Kılıçdaroğlu, ‘Beraber ve birlikte bu ülkeyi aydınlığa çıkaracağız. Beraber ve birlikte Gençlerin umutsuzluğunu yok edeceğiz, Türkiye’yi büyüteceğiz, bu ülkeyi demokrasiye getireceğiz, kadına yönelik şiddete son vereceğiz, tek bir çocuğun yatağını aç girmediği Türkiye inşa edeceğiz, pahasına olursa olsun getireceğiz. Toplumsal bir çıkış yapmak zorundayız. Ülkemizde çok zor koşullar var. Pazara gittiğinizde bunu görüyorsunuz. Türkiye’nin bir değişime ihtiyacı var. Bu değişimi beraber gerçekleştireceğiz. Sandığa gidip oyumuzu kullanacağız. Halkın iradesi ile geleceğiz. Demokrasi içinde geleceğiz ve demokrasi içinde ülkemizi büyüteceğiz. 5 milyon 300 bin genç ilk defa sandığa gidecek ve oy kullanacak. Türkiye’nin kaderini gençler değiştirecek. Allah nasip eder o koltuğa oturursam nasıl çalışacağımı göreceksiniz. Gençlerimiz mutlaka sandığa gidin. Sandığa gidip oyumuzu kullanacağız ve otoriter yönetimi demokratik yollarla değiştireceğiz. Gençlerimize staj borçlanma hakkını vereceğim. Bu ülkede evlerde zorluğu yaşayanlar kadınlar. Evladımı okula gönderirken beslenme çantasına ne koyacağım diye düşünen kadınlar, üniversiteyi bitiren çocuğum ne olacak diye düşünen kadınlar huzursuz. Anneler çocukları mutlu bir hayat sürmesini torunlarını sevmek ister. Anneleri söz veriyorum; çocuklar okullarında suyunu sütünü ve akranlarıyla yemeklerini yiyecekler. Sosyal devlet görevini yerine getirecek. Tarlada çalışan kadınların sosyal güvencesi yok. Tarlada çalışan bütün kadınların ve gençlerin sosyal güvenlik primlerini devlet ödeyecek. Onlar yeri zamanı gelince emekli olacaklar. Kimse bu ülkede aç ve açıkta kalmayacak. Aile destekleri sigortasını getireceğiz. Hiçbir ailenin geliri asgari ücretin altında kalmayacak. Asgari ücret kadar ödenecek parayı kadının hesabına sosyal devlet yatıracak. Kadın memur gibi emekli gibi düzenli parasını çekecek. Onun yoksulluğunu kimse bilmeyecek. Bizim inancımızda sağelin verdiğini sol el görmez. Hiçbir yoksul ailenin elektriği ve doğalgazı kesilmeyecek. Sosyal devlet fakirin fukaranın yanında duran devlettir. Beşli çetenin yanında duran devlete sosyal devlet denmez. Onun adı olsa olsa saray devletidir. Öğretmenler aynı işi yaparken farklı ücretler alıyorlar biz bunu değiştireceğiz. 2015’ten bu yana emeklilere iki bayram ikramiyesi verilsin dedim. Parayı nereden bulacaksın para yok dediler. Israr edince biner lira para verdiler. Seçim yaklaşınca biraz arttırdılar. Şimdi önümüzdeki kurban bayramında emekli aylığını almaya giden 15.000 TL ikramiyesini orada görecek. Bunu söylediğimde parayı nereden bulacaksın diyorlar. Siz beşli çeteye parayı nereden buluyorsunuz bunu niye söylemiyorsunuz. Bu kardeşiniz yandaş için değil beşli Çete için değil uyuşturucu baronları için değil vatandaş için çalışacak. ben sizden birisiyim halktan birisiyim. Mütevazi bir evimde oturuyorum, mutfağımı hepiniz biliyorsunuz. Benim saraylarda oturmak gibi alışkanlığım yok. Ben saraya değil gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Çankayasına gideceğim. Halk gibi yaşayacağız topluma örnek olacağız. Benim milliyetçiliğimi sorgulamaya kalkıyorlar. Siz kimsiniz milliyetçilik kim? Cumhuriyet halk Partisi’nin iki temel kırmızı çizgisi vardır. Bir vatanımız iki bayrağımız. Biz vatanımızı bayrağımız için gözümüzü kırpmadan ölüme gideriz. Biz kurtuluş Savaşı sonrası kurulan bir partiyiz tarih bize bu sorumlulu yüklüyor. Beka sorun diyorlar, beka sorunu ülkenin geleceğidir. Bir ülkenin cumhurbaşkanı, egemen bir gücün cumhurbaşkanı tarafından ‘Bak beni kızdırma senin mal varlığını araştırırım’ diye tehdit ediliyorsa ve sesini çıkaramıyorsa orada bir beka sorunu vardır. Bana senin mal varlığını araştırırız denseydi araştırmazsınız namertsiniz derdim.” ifadeleri kullandı.
Sandığa giderken elinizi vicdanınıza koyun ve oyunuzu öyle verin. Gençlere söz veriyorum. Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturduğumda en rahat beni değiştirebileceksiniz. polis kardeşlerime bir şey söylemek isterim. Onlar çok zor koşullarda görev yapıyorlar. Polis intiharlarını biliyorum. 100.000 güvenlik görevlisi alacağız ve polisler 8 saat çalışıp evlerine gidecekler. Öğretmenlere müjdem var. Bütün köy okullarını yeniden açacağız. Cumhuriyetin 100. yılında 100.000 öğretmen ataması yapacağız. Çevrenin hayvanların haklarını koruyacağız. İklim değişikliği ile mücadele edeceğiz. Esnafa sözüm var. Pandemi döneminde aldığınız kredilerin faiz 50 silecegim. Ana parayı yeniden yapılandıracağız. Esnaf bakanlığı kuracağız. Alışveriş merkezlerini haftada bir gün kapatacağız bir gün herkes gidecek alışverişini esnaftan yapacak. Çiftçi için tam zamanlı planlama yapacağız. Herkes ne ekeceğini, devletin kaça alacağını bilecek. Hiçbir çiftçinin zarar etmeyeceği modeli getiriyoruz. ben vatandaşa çalışacağım. Beni bir beşli çeteler, bir uyuşturucu baronları istemiyor. İkisiyle de mücadele edeceğim. Uyuşturucu baronlarının kökünü kazıyacağım. Sınırlarımız yolgeçen hanına döndü. En geç iki yıl içinde Suriyelileri vatanlarına göndereceğim. Bay Kemal kul hakkı yemez ve kul hakkı yedirmez.
Cumhurbaşkanı yardımcısı adayı Ekrem İmamoğlu da Denizlililere hitap etti.
İmamoğlu’nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
14 Mayıs’tan sonra Denizli’de hakkını alacak. Türkiye’nin her yeri bir cennet köşesi. Hak ettiği yerde değil. Paramızı pul ettiler. Bir anda milletimizi Bütün kazanımlarıyla yerle bir ettiler. Emeklisinden işçisine, Memurundan sanayicisine… Tarımla uğraşanından emeklisine… Herkesi mağdur ettiler. Bu iktidar fazla değil… 15 Yıl önce 2023 yılında Cumhuriyetin 100’üncü yılında kişi başı geliri 25 bin dolar açıkladılar. Bugün 3’te1’inden bile daha aşağıdayız. O kadar çok şey kaybettik ki… İktidarı devraldıklarında Dünyanın 16’ıncı ekonomisiydik bugün 21’inci ekonomisi konumundayız. Daha da geri gidiyoruz.
Gençlere hesap vermek zorundayız. Gençlerin umudunu tazelemek zorundayız. Gençlerin yüreklerini ferahlatmak zorundayız. Gençleri mülakat altında ezdirmeyen bir sistemi var etmek zorundayız. Gençler adalet istiyor. Benim hakkımı yedirme ey devletim, diyor.
Yolda gelirken binaların duvarlarında ‘Denizli vatanı böldürmez’ diye saçma sapan afişler asan insanları görüyorum. Allah aşkına yahu bu milleti siz böldünüz siz! Oy veren, vermeyen, inançlı, inançsız, milli, gayri milli.. Benim inancımı da milliyetçiliğimi de ölçecek kişi anasının karnından doğmadı. Hangi birimiz bu vatan sevgisini birine ölçtürürüz? Bu vatan için her bedeli ödemiş milletimizin evladıyız. Biz hepimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün cumhuriyetinin evlatlarıyız.
İmamoğlu’nun ardından kürsüye çıkan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın açıklamalarından satır başları şöyle:
Ankara halkının parasını saçtılar savurdular! Yönetemez dediği Mansur Yavaş gelir gelmez israfı kaldırdı. 3 bin 500 ihaleyi açık yaptı. Onu benim torunlarım da, torunlarımın torunları da görecek. Park, kavşak yaptıysak maliyeti altında yazılı. Biz Ankaralıların parasını ne olduğu belirsiz şeylere yatırmıyoruz. Ankara’da bunlar seçilirse yardımlar kesilir dediler. Bu kardeşiniz o yardımları kaldırmadı. 50 kat artırdı. Bizim bir başkent kartımız var. Dünyanın her yerinde de geçerli. O kart ile vatandaşların ihtiyacı olan ne varsa alabiliyor. Veren eli alan el görmüyor. Bizim inancımız böyle. Şimdi bu arkadaşlar Mansur Yavaş seçimöi kazanırsa sayaçları PKK’lılar okuyacak dediler. Benim belediyemde ne işi var PKK’lının. Kandil’deki adamı konuşturuyorlar, İmralı ile görüştürüyorlar. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener açıkladı. Bir hakimin ismini değiştirip İmralı’ya görüşmeye göndermişler. Bunlar değil miydi istanbul seçimlerinde Ekrem başkanıma oy vermesinler diye Bebek katilinin mektubunu okutan. Osman Öcalan’ı bunlar televizyona çıkarmadı mı? Hem de devletin televizyonuna.