MEB tarafından 8. sınıf öğrencilerine dağıtılan Türkiye Cumhuriyeti İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük kitabında basım hatası dikkat çekti. Denizli Eğitim – Sen Şube Başkanı ve Türkçe Öğretmeni Mehmet Dede, her sene yeni kitapların basılmasının bu tarz yanlışlıklara neden olabileceğini vurguladı.
Türkiye Cumhuriyeti İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük kitabında İnkılap yerine İnkilap yazılması eğitim camiasında tepkilerin oluşmasına yol açtı. Denizli Eğitim – Sen Şube Başkanı Mehmet Dede, “Gerek kitaplarda içerik olarak, gerek yanlış basım olarak kitaplarda bir çok hataya rastlanabiliyor. Arapça kullanma hevesi ile Arapça sözcüklerin yanlış kullanımında istenilmeyen şeylerde ortaya çıkıyor. İnkılap sözcüğü eğer “i” ile yazılırsa “köpekleşme” anlamına geliyor ve buna dikkat edilmeden Arapça kullanma hevesi ile böyle şeyler yapılırsa da sonradan telafisi zor durumlarla karşı karşıya kalınıyor” şeklinde konuştu.
Bu tarz basım hatalarının kitapların kısıtlı zamanlarda hazırlanıp, işin uzmanları tarafından yeterince irdelendikten sonra basıma yollamamasından kaynaklı ortaya çıktığına dikkat çeken Dede, “Şu durumlarda zaten bir de kitapların basılması olsun, incelenmesi olsun aceleye getiriliyor ve yeterince incelenmeden, eleştirilmeden bir uzman gözüyle irdelenmeden basıma gönderiliyor. Daha sonra telafi edilmesi ise kitabın kaldırılması ve tekrardan basıma gönderilmesi ile oluyor” ifadelerine yer verdi.
Dede, eğitimin diğer alanlarında tasarruf yapılırken her sene kitap basılmasının masraf olduğunu vurguladı. Her sene kitap basımının bir takım firmaların kazanç sağlaması amacıyla yapıldığını dile getiren Dede, “Zaten her sene kitaplar yeniden basılıyor, yeniden dağıtılıyor. Bir sene önceki kitaplar çöpe gidiyor. Bunların hepsi birer masraftır. Kağıt üretiminin dışa bağımlı olduğu böyle bir dönemde tasarruf tedbirlerine uygun olmayan şeylerin yapılması tabiki hiç uygun değildir. Eğitimin başka alanlarında tasarrufa gidilirken; bu şekilde bazı firmalara haksız kazanç sağlamak amacıyla her sene yeniden kitap basılıyor. Bunlarda yetiştirilmeme sebebiyle yeterince incelenmeden yapıldığı için de bu gibi hatalar çıkıyor. Tabi ki böyle şeylerin düzeltilmesi gerekiyor. Öğrencilerin elinde böyle kitapların olmaması gerekiyor. Her sene aceleyle kitap basmanın ortaya çıkardığı bir sonuçtur diye düşünüyoruz. Oysa kitaplar kalıcı hale getirilip basılan bir kitap uzun süre kullanılabilir. Bu kitaplar, form şeklinde yapılarak yeni gelişmelere eklenebilir. Gelişmiş ülkelerin hiçbirinde de yeniden basılan bir kitap yoktur. Bu konu da herhalde tekiz. Dediğimiz gibi bir ticari amaçla, ticari kaygıyla bunların yapıldığını biliyoruz. Bunlar yanlıştır, eğitimde birilerine kazanç sağlamak değil eğitimin bazı konularından tasarruf edip eğitim – öğretim konusundan ise tasarruf edilmemesi gerektiğini düşünüyoruz” dedi.
Kitapların vakit kaybetmeden konuda uzman kişilerin görüşleri alınarak hazırlanması gerektiğini belirten Dede, “İş işten geçmeden bu konuda uzman olan eğitimcilerin görüşleri alınarak kitaplar düzenlenmeli. Çağın gereğine uygun olmalı ve gerçekten uzun bir zaman diliminde incelenerek hatalardan arınması gerek” dedi.