Acıpayam’da faaliyet gösteren Jeoloji Mühendisi Murat Akyol, Acıpayam’da gerçekleştirilen jeolojik çalışmalar, Afet bölgesi ilan edilmesinin ilçeye ne gibi katkılarda bulunacağı ve Acıpayam’da yaşanan depremin 1. derece deprem bölgesi olan Denizli ve çevresine ne gibi etkileri olacağı hakkında değerlendirmelerde bulundu.
20 Mart’ta Acıpayam’da meydana gelen Kandilli Rasathanesine göre 5.5, AFAD’a göre 5.7 şiddetinde deprem, ilçe halkının özellikle depremin merkez üssüne yakın bölgedeki mahallede yaşayan vatandaşların gündelik hayatınım olumsuz şekilde etkiledi. Karahöyük, Ucarı, Oğuz, Corum, Kırca ve Ovayurt Mahallelerinde hasar gören evlerin yıkımına başlanırken, Valilik Acıpayam’ın Afet Bölgesi kapsamında değerlendirilmesi için çalışmalara başladı.
Acıpayam’da faaliyet gösteren Jeoloji Mühendisi Murat Akyol, Acıpayam’da gerçekleştirilen jeolojik çalışmalar, Afet bölgesi ilan edilmesinin ilçeye ne gibi katkılarda bulunacağı ve Acıpayam’da yaşanan depremin 1. derece deprem bölgesi olan Denizli ve çevresine ne gibi etkileri olacağı hakkında değerlendirmelerde bulundu.
Halk yavaş yavaş çadırkentlerden evlerine geçmeye başladı. Esnaf hareketlenmeye başladı biraz. Tabi kurumsal manada bir takım değişiklikle mutlaka olur. Jeolojik olarak kısa, orta, uzun vadede adımlar atılabilir. Bunun yanında imar çalışmalarında bir değişiklik belki yapılabilir. Şu an için normale dönmeye başladı yani.
Çok hızlı bir refleks gösterdiler öncelikle. Hemen çadırlar kuruldu. Başkanımız gereken hassasiyeti özellikle seçim çalışmaları içerisinde gösterdi. Bu konuda kendisine çok teşekkür ediyorum. Tabi fazla miktarda ziyaretçimiz vardı onlarla da ilgilendi. Acıpayam içerisinde bu güzel işledi. Halk nazarında da centilmence bir hareket vardı burda. Hani siyasi olarak da bir ayrılık yoktu zaten. Herkes depremin ardından halkın sıkıntısına çözüm aramaya çalıştı. Kriz merkezleri gayet güzel işledi. Hatta çocuklar için psikolojik destek için ayrı çadırlar kuruldu. Afeti unutturacak destekleme çalışmalarında bulundular. Tabi basında burada bu konulara ilgi çok olmayınca çevre ilçelerdeki ilgi buraya çok çekilemedi ama kendi içerimizde bir dayanışma vardı diyebilirim.
Şimdi burada öncelikle olarak tetiklemez. Tetiklemeyeceğini biz raporlarımızı açıkladık. Tetiklemez çünkü bir çekme hareketi var. Çekme hareketinin neticesinde de burada bir ovanın ortasında bir göçme hareketi var. Olduğu yerde bitti. Sadece titreşimleri etrafı etkilerse olur. Ama etraftaki fayları bir itme, bir çekme vesaire gibi baskılayıcı bir hareketi olmaz bunun. Yani genel olarak tetiklemez. Kendi içerisinde bir durum bu. Jeolojik süreç içerisinde milyonlarca yıl süren bir süreç içerisinde 20 günlük bir çökme slow motion bir çökme hareketiyle bitirdi diyelim.
Denizli için buradaki hareket bir açılma hareketi. Küçük bir zonda gerçekleşen bir hareket. Denizli’ye göre küçük tabi. Denizli’deki açılma olayı buraya nazaran büyük. Denizli’deki hareketlilik buraya nazaran daha büyük olması gerekiyor. Biz bunu da daha önce açıkladık zaten Jeoloji Mühendisleri olarak görüşümüz bu. Burası bir ayrılıyorsa Denizli 4-5 kat daha fazla ayrılıyor. Daha fazla yırtılıyor. Oradaki fay biraz daha aktif olması gerekiyor ve Acıpayam’daki faya nazaran çok daha büyük. Menderes buradan büyük. Geçmişte de Pamukkale ve Laodikya’da yaşanan büyük yıkımları göz önüne alacak olursak Halkın yarısı orada etkilenmiş. Bu süreç içerisinde bir deprem olursa da depremin büyük bir kısmı etkilenir. Kendim de üniversitede olduğum süre içerisinde oradaki sıvılaşma ve yer yüzündeki suyun ve gevşek zeminin etkilediği bölgeleri etkilediğini gördüğümüz çalışmalarda Denizli’de de bu tür tehlikeli bölgeler var. Ve oralarda da yapılaşmalar var hem de şehrin merkezinde diyebilirim. Yani Denizli büyük bir depreme hazırlıklı olması lazım. Hem de gerekli çalışmalar akademik çalışmalar da biraz daha sorumluluk sahibi olan kişiler tarafından yönetilmesi lazım bence. Bir afet olmadan önce, Gerekli kurumlarca incelenmesi lazım. Kesinlikle gözardı edilmemesi lazım. Kendi kurumlarımız tarafından Jeoloji Mühendisleri Odası tarafından böyle bir beklenti var. Ama tabi bu süreç, bazen 10 yıl oluyor bazen 30 yıl oluyor. Yani burası tetiklemiş olsa bile farklı yerler tetiklemiş olsa bile, Jeolojik hareketler öyle üç günlük 5 günlük olaylar olmuyor. Bazen miyon yıllık hareketler olabiliyor ama dediğim gibi Denizli de riskli bölgeler arasında. Keza Burdur Fethiye fay zonunun ana başlangıç noktasında bulunan Fethiye’de de belki bir ana şok beklentisi bir hazırlığı olabilir. Burada birinci dereceden deprem bölgesi üzerindeyiz. Ve burada Denizli’de Fethiye, Burdur üzerindeki bütün yerleşim yerleri de bu harekete dahil olabilirler. Sismik faaliyetler Ege’de ne kadar hızlıysa bu bölgede de ona nazaran hareketlilikler olabilir.