38 yaşında meme kanserine yakalanan Elmas Çelik, kanser ile mücadelesinde kazanan taraf oldu. Çelik’e bu zorlu mücadelede yaşama azmi, çocuklarına olan bağlılığı, eşinin desteği ve en önemlisi de yüzündeki gülümsemesi destek oldu.
2016 Ekim ayında koltuk altındaki bir kitle nedeniyle Denizli Devlet Hastanesi Genel Cerrahi Servisi’ne başvuran Elmas Çelik’te Genel Cerrahi hekimi tarafından yapılan muayene ve biyopsi sonrası kanserli hücre tespit edildi. Onkoloji Servisi’ne sevk edilen Çelik’e tarama amaçlı çekilen Pet-CT de memede kitle, koltuk altı bölgesinde lenf bezleri ve karaciğerde yaygın metastazlar(tümörün başka bir yere sıçraması, yayılması) saptandı. Medikal Onkoloji Uz. Dr. Ömer Uyanık tarafından tedavisine başlanan hastaya 6 ay uygulanan kemoterapi tedavisi sonrası karaciğerdeki metastazların tamamen iyileştiği, koltuk altındaki lenf bezlerinin tamamen geçtiği ve memedeki kitlenin küçüldüğü saptandı. Tedavi sonrası küçülen memedeki kitle Genel Cerrahi Servisi tarafından ameliyatla tamamen çıkartıldı. Ameliyat sonrasında hastaya 3 ay daha kemoterapi tedavisi uygulandı ve hastanın şuanda hormon tedavisi ve hastalıksız takibi devam etmektedir.
Kanser hastalığını yenerek tekrar sağlığına kavuşan Elmas Çelik hastalık süresi boyunca başından geçenleri anlattı. Kanser olduğunu ilk öğrendiğinde aklına direk çocukları geldiğini söyleyen Çelik duyguların şu şekilde açıkladı: “ Hastaneye koltuk altındaki bir kitle nedeniyle gelmiştik. Yapılan tahlillerden sonra bu kitlenin kanserli hücre olduğunu öğrendik. Bunu ilk duyduğumda dünyam başıma yıkıldı. Ben ölürsem çocuklarıma ne olacak diye düşündüm. Doktorumuz Ömer Uyanık yılmamam gerektiğini ve her şeyin üstesinden gelebileceğimizi söyledi. O gün poliklinik odasından ağlamadan çıktım fakat eve geldiğimizde 2 boyunca durmadan ağladım. Sonrasında karar verdim. Kendimi salarsam bu işi başaramazdım. Ben bu hastalığı yenecektim” dedi.
Kemoterapi tedavisi süresince birçok zorlukla karşılaştığını fakat hiçbir zaman kendisini kanser hastası gibi hissetmediğini söyleyen Elmas Çelik; “ Aldığım kemoterapi sonrası saçlarımın dökülmesine izin vermeden saçlarımı kazıttım. O gün eve gittiğimde kızım neden saçlarımı kazıttığımı sordu. Bu şekilde okuluna gidersem arkadaşlarına annesi olduğumu söyleyemeyeceğini söyledi. Tabi ben durumumu kızıma açıklayamadım. Sonra eşim de saçını kazıttı. Ve kızımız babasını da öyle görünce benim durumuma daha kolay alıştı. Tabi bu süreçte en büyük desteği eşim verdi. Hep yanımda oldu. Hiçbir zaman hasta gibi davranmadık. Sinemaya gittik. Misafir ağırladık. Şehir dışına dahi çıktık. Yani normal yaşamımıza devam ettik. Tüm bu gayretlerle ve doktorumuzun pozitif enerjisiyle hastalığı yendim” dedi.
Elmas Çelik son olarak da kanser hastalarına şu tavsiyelerde bulundu: “Kanser hastaları kesinlikle umutsuzluğa kapılmasınlar, ümitsizliğe düşmesinler. Doktorlarına ve kendilerine inansınlar. Başarabileceklerini düşünsünler. Yaşam her şeye rağmen çok güzel. Bir şeyleri çabalamadan elde etmek çok zor. O yüzden tedavi süreci ne kadar zor da olsa bir şekilde bunun sonucunda iyi şeyler olacağını ümitle beklesinler. En iyisi bu ben böyle yaptım. İnşallah diğer hastalar da benim yaptığım gibi ümitsizliğe kapılmadan tedavilerini olurlar ve bu hastalığın üstesinden gelsinler” dedi.
