Denizli’nin Buldan ilçesinde yıllara meydan okuyan ve modern tezgahların atası sayılan manuel kumaş dokuma tezgahları yılların getirdiği yorgunluğa rağmen halen çalışmaya devam ediyor. 80 yıllık bir dokuma tezgahı halen ilk günkü gibi dokuyan insanın ruhunu, hayalini, sabrını, emeğini ilmek ilmek yansıtarak tıkır tıkır çalışmaya devam ediyor.
Dokuması ile ünlü Buldan ilçesinde modern ve tarihi tezgahlarda dokunan ürünler geçmişi ve geleceği bir araya getiriyor. İlçede sadece 20 tane kalan eski manüel tipi dokuma tezgahlarının ise bazıları yılların yorgunluğuna yeniş düşerken bazıları ise halen ilk günkü gibi tıkır tıkır çalışmaya devam ediyor. El ve ayağın yanında göz ile de sürekli kontrolünün yapılması gereken manüel tezgahlarda dokunan ürünler ise modern tezgahlara göre daha kaliteli ve kullanışlı oluyor. Pedal sistemi ile hareket eden eski model tezgahlar elle yapılan kontrolle hareketini tamamlayarak dokumayı tamamlıyor. Bu tezgahlarda yapılan ürünler ise modern tezgahlarda yapılan benzer ürünlerine göre daha kaliteli ve kullanışlı olduğu belirtildi. Nedeninin ise eski tezgahlarda dokunan ürünlerin tamamen el dokuması olmasından dolayı olduğu belirtildi. Tarihi nitelikte olan ve 1939 yılında yapıldığı tahmin edilen manüel tezgahlardan birin sahibi olan Melda Mustak, tezgahın el ve ayak gücü ile tıkır tıkır çalışarak yaptığı dokumalar ile geçmişi geleceğe taşıyor.
Makinalarının yaklaşık 80 yıllık olduğunu yenileyen Mustak, günümüzdeki modern dokuma tezgahlarının ise yine bu makinalardan esinlenerek yapıldığını kaydetti. Mustak, “Makinamız el ve ayak güce ile çalışan bir makina. Bunun yanında göz ile de takip yapılıyor. Makine tamamen el dokuması yapıyor. Makine el ve ayağın bir birine bağlantılı uyumlu çalışması ile dokuma yapıyor. Makinada bir ayak bir de el mekanizması var. Bu sayede makine çalışıyor. Hareket kabiliyeti genelde ayak ile sağlanıyor, ayak gücünden sonra el devreye giriyor. Modern makinalara baktığımız zaman bu makinalardan yola çıkarak tasarlandığını, bu makinalardan esinlenerek modern makinalar yapılmıştır. Yani o makinaların ana fikri buradan geliyor” diye konuştu.
Tezgahların kullanan insanların belli bir zaman sonra tezgahlar ile bütünleşmeye başladığını vurgulayan Mustak, makinalarda yaşanan bir problemde kullanıcısının sesinden dahi sorunun ne olduğunu tahmin ettiğini vurguladı. Bu tür makinalarda daha kaliteli ürünlerin dokunduğunu yenileyen Mustak şunları söyledi: “Bu makinada üretici ne isterse dokunabilir. Şuan şal dokunuyor yünlü şal. Büyük ilgili görüyor sonuçta el dokuması ürün yapılıyor. Burada dokunan ürün elle dokunuyor. Modern tezgahlarda çok sıkı dokumalar çıkar bunda ise daha yumuşak, ince ve esnek dokuma yapılır. Buldan geneline baktığımız zaman bu tür makinaların sayısı 20 civarındadır. Makinalar bazen arıza veriyor, küçük arızalar. Bu makine ile çalışan bütünleşir sesinden onun nerden arıza verdiğini anlar yani dışarıdan birinin gelip bakmasına gerek kalmaz. Biz dokumayı çocukluktan bu yanan biliyoruz. Biz uyurken el tezgahı dokunurdu. Bizim bunları bilmemiz şaşırtıcı olur.”