Denizli’nin en önemli üretim merkezlerinden olan Çal ilçesinde ovadaki yarı yarıya olan çekirdek ve mısır üretimi oranlarında büyük bir değişim yaşandı. Çal Ziraat Odası Başkanı Haşim Çil çekirdek üretiminin azaldığını bunun en büyük sebebinin ise Çin’den ithal edilen çerezlik çekirdek olduğunu söyledi.
Çal Ziraat Odası Başkanı Haşim Çil Çal’daki üretim hakkında Denizlidedahaber.com’a açıklamalarda bulundu. Haşim Çil, Çal’daki çekirdek, mısır, üzüm, küçükbaş ve büyükbaş hayvancılıkın yanı sıra geçtiğimiz yıl yaşanan dolu afetinin ardından yaşanan süreci değerlendirdi.
Çal Ziraat Odası Başkanı Haşim Çil Çal’daki üretimi ilk olarak çekirdekteki büyük düşüşe dikkat çekerek değerlendirmeye başladı. Çil,”Çal’daki üretim çok değişiklik göstermemekle beraber özellikle geçen sene ayçiçeğindeki sıkıntıdan dolayı bu sene ayçiçeği ekiminde ciddi bir azalma var. Yüzde vererek anlatmak gerekirse önceden ovada yüzde 50’ye 50 olan ayçiçeği mısır ekimi, bu sene yüzde 80 mısır yüzde 20 ayçiçeğine dönmüş durumda. Bu nedenlede üretimin az olacağından dolayı eken kişilerin yüksek fiyattan satma olasılığı var. Tabi ki bu sebepsizce olan birşey değil. Geçen yıl hesapsızca Çin’den ithale edilen çerezlik çekirdek çiftçiyi çekidekten kaçmaya zorladı. Bu durumun nasıl sonuç getireceğini göreceğiz. Çekiderk dışında diğer alanlarda ise çok değişiklik yok. Kekik ekim alanları sabit, bağ,meyve,ceviz ekimi yine aynı seviyede.”dedi.
Çal’da bu sene üzüm üretiminden her sene yaşanan 23 Nisan soğuklarından etkilenmesine rağmen iyi bir ürün beklediklerini belirten Çil,”Bu sene üzümlerde her sene korkuyla beklediğimiz 23 Nisan soğukları -3,-4 seviyelerinde seyretti. Bu soğuktan etkilenen bağlarda yüzde 20 ile 30 arasında bir kayıp yaşandı. Biz bunun rekoltede çok etkili olacağını düşünmüyoruz. Bu sıkıntı dışında bağlarda sorun yaşamadık. Yağışlar normal seyrinde bu sene bağlardan güzel bir ürün bekliyoruz”ifadelerini kullandı.
”Geçtiğimiz yıl yaşanan dolu afetinin ardından yararlar sarıldı mı?” sorusuna cevap veren Çil,”Dolu alan bölgede yaşanan zararlar 1 yılda telafi olmaz. Bağlardaki yaraların kapanması, ovanın kendini toparlayıp normal hale dönmesi yaklaşık 4 yıllık bir süreçtir. Tabi ki ilk zamanki kadar kötü durumda da olmazlar. Geçen sene yaşadığımız dolu afetinin ardından herhangi bir maddi yardım gelmedi. Sadece çiftçilerin Tarım Kredi ve Ziraat Bankası’na olan borçlarına erteleme kararı çıktı. Onun dışında herhangi bir yardım yok. Geçmişe baktığımızda sadece 2015 yılında tamamen kökünden kaybettiğimiz bağlardan dolayı yaklaşık 7 milyon liralık bir para yardımı söz konusu oldu. Diğer yıllarda ise herhangi bir yardım çıkmadı.”şeklinde konuştu.
Çal’da geçmiş dönemlerde en önemli geçim kaynaklarından küçükbaş hayvancılığın günümüzde yeterli seviyede olmadığına dikkat çeken Çil,”Çal’da küçükbaş hayvancılık faaliyetleri devam ediyor. Şuanda 60 bin civarında küçükbaş hayvanımız var. 50 bin civarı koyun 10 bin civarı da keçi şeklinde ayırabiliriz. Ama bu rakamlar Çal için yeterli değil. Sadece Çal olarak değil, ülke olarak küçükbaş hayvanın sayısını arttırmamız lazım. Bu işi yapanlara destek olup sayıyı yukarı çıkarmamız lazım. Çünkü bizim ülkemizin, bölgemizin ve Çal’ın yapısına küçükbaş hayvancılık uygun. Bugün baktığımızda büyükbaş hayvancılık çok sıkıntılı, bunun sebebi tamamen yeme bağımlı olmak. Kendimden örnek vermek gerekirse, bende hayvancılık yapıyorum. Ovadaki yem bitkileri silaj, mısır, yonca ve diğer gerekli ürünleri ürettiğim halde bu işi devam ettirmekte zorluk çekiyoruz. Çünkü çok dengesiz bir piyasa var. Süt ve et fiyatlarına baktığımızda yüzde 10’luk bir zam yem fiyatlarına baktığımızda yüzde 30-40’lık zamlar oluyor. Bu işin uzun vaadede sürdürebilmesi bunu için mümkün değil. Onun için küçükbaş diyorum. Küçükbaş dışarıda her şekilde karnını doyurur. Sizden çok fazla maliyet çıkmaz”dedi.
Başkan Çil açıklamasının sonunda çiftçilere teknolojiyi takip etmeleri konusunda uyarıdı,”Bizim çiftçimiz aşağı yukarı kendi ne yaptığını bilir. Benim tavsiyem yeni teknikleri, yeni üretim şekillerini uygulamalarıdır. Bunun örneği seracılık, bağdaki yeni tekniklerdir. Bunları uygulamalarıdır. Ülkemizde tarım maalesef çok göz ardı ediliyor. Özellikle gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde alınan destekler bizde maalesef yok. Bunların bir an önce çiftçimize verilmesi gerekir. Yetkililerden tarıma ve hayvancılığa gereken önemi vermesini bekliyoruz”şeklinde sözlerini noktaladı.
HABER:ORAL CAN TATAR