Denizli’de Gezilmesi Gereken o kadar çok yer var ki lafa nereden başlasak bilemiyoruz. Bulunduğu konum itibariyle Ege ve Akdeniz ruhunu içinde barındıran Denizli’ye uğramak için o kadar çok sebep var. İster geçerken uğrayın, ister kendinize Denizli tatili verin. Ama kendinizi Denizli’den mahrum etmeyin. İyi okumalar.
Pamukkale Travertenleri Denizli il merkezine yaklaşık 20 km uzaklıkta bulunuyor. Yeraltı su kaynaklarının yüzeye çıkınca kimyasal tepkimeye girerek kalsiyum karbonat çökeltisi oluşturmasıyla meydana gelmiştir. 4 mevsimde de yerli ve yabancı turist akınına uğrayan bölgeye girişler Müze kart ile de sağlanabilmektedir. Ayrıca dilerseniz travertenlerin arka tarafında yamaç paraşütü de yapabilirsiniz.
Aynı zamanda UNESCO Dünya Doğal ve Kültürel Mirası Geçici Listesi’nde de bulunan Laodikeia, Denizli’nin Eskihisar, Goncalı, Bozburun köylerinde 5 km bir alana yayılıyor.İçinde, Anadolu’nun en büyük stadyumu, 2 tiyatrosu, 4 hamam kompleksi, 5 agorası, 5 nymphaeumu, 2 anıtsal giriş kapısı, Bouleuterionu, tapınakları, Peristylli Evleri, Latrina, kiliseleri ve anıtsal caddeleri yer alıyor. Kentin dört tarafını ise nekropol alanları çeviriyor.
Gezmek için bütün bir gününüzü ayırsanız bile yetmeyebilir. Her yerinden estetik ve yaşanmışlık fışkıran bu antik köyü gezerken kendinizi o döneme ait hissedeceksiniz.
Girişte yine Müzekart kullanabilirsiniz.
Sadece 6 liraya alacağınız teleferik biletiyle yaklaşık 7 dakika süren mükemmel bir Denizli manzarası sizleri bekliyor. Hemen indiğiniz yerde ring dolmuşları sizi alıp Bağbaşı yaylasının eşsiz doğasına götürecek. Şehrin gürültüsünden 1400 metre yukarıda bol oksijenli bir günün keyfini çıkarın.
Konum olarak Pamukkale Travertenleri ve Hierapolis Antik Kenti arasında kalan bu havuz M.Ö 7.yy.da yaşanan büyük bir deprem sonrasındaki çökükle meydana gelir. Sonrasındaysa etraftaki sütunlar de bu alana devrilir. Zamanla termal suların havuza dolmasıyla bugünkü formunu oluşturur. Yaz-kış sıcaklığı sabit 36 derece olan bu havuz her yıl on binlerce yerli ve yabancı turisti ağırlamaktadır. Yakınlardaysanız uğramadan geçmeyin.
Yine Pamukkale Travertenleri’ne çok yakın bir alanda olan bu antik kent, şehir merkezine sadece 18 km uzaklıktadır. Bergama Krallığı tarafından kurulduğu bilinen kentin kelime anlamı “Mutlu insanlar Şehri”dir.
Ayrıca Hierapolis antik kentinde, Nekropol ve Tümülüsler, Hamam Bazilika, Katedral, Kuzey Bizans Kapısı ve takiben Frontinus Caddesi, Agora, Roma Tiyatrosu (9.500 Kişilik), Roma Dönemi Büyük Hamam Kompleksi ve son olarak Selçuklu Kalesi kalıntıları bulunmaktadır.
Pamukkale’yi görmeye Hierapolis’ten başlamak en doğru seçim olacaktır.
Merkeze 85 km olan uzaklığıyla kış aylarını iple çekmemize sebep olan Nikfer, kar severlerini bekliyor. İçerisinde Telesiyej, teleski, kayak pisti, yürüyüş bandı ve kayak ekipmanı kiralama olanaklarını barındırıyor.
Şehir merkezine sadece 30 km uzakta bulunan içinde onlarca sarkıt, dikit ve sütunları barındırıyor.Suyu o kadar berraktır ki içindeki sülfür ve kükürt bileşenleri turkuaz tonlarında yansır. Eğer Denizli- Ankara yolundaysanız, uğramadan geçmeyin.
Denizli- Muğla arasında kalan İnceiz Kanyonu Kale ilçesine 45 km uzaklıktadır. ‘Arapapıştı Kanyonu’ adıyla da bilinen bu kanyon son zamanlarda sosyal medyada daha da ünlenmiştir.
Uzunluğu yaklaşık olarak 150 metre olan Keloğlan Mağarası çok değil 2003 yılında turizme açılmıştır. İçeriye adım atar atmaz kendinizi bambaşka bir dünyada buluyorsunuz. Mağaradaki yüzlerce sarkıt ve dikit göz kamaştırıcı. Denizli’nin Dodurga Kasabası’na uğramadan geçmemenizi öneririz.