Doç. Dr. Şerife Akalın, deprem bölgesinde oluşan enfeksiyon ve hastalıkların önüne geçmek için alınacak tedbirleri anlatarak önemli bilgiler verdi.
Doğal afetler sonrası solunum/damlacık yolu enfeksiyonları, gıda ve suyla ilişkili enfeksiyonlar, vektörler (bit, kene, sinek gibi) tarafından bulaşan hastalıklar, yara ve cilt enfeksiyonları gibi enfeksiyon hastalıkları sık olarak ortaya çıkmaktadır. Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından bölgede bulaşıcı hastalığın başlamadan önüne geçmek için çalışmalar sürdürülüyor. Konu hakkında Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Doç Dr. Şerife Akalın önemli açıklamalarda bulundu. Dr. Akalın, “Deprem sonrası enfeksiyon veya salgınlar genellikle 4-30. günler arasında oluşmaktadırlar. Afet bölgesinden tifo ya da kolera vakası ve herhangi bir enfeksiyon salgını bildirilmemiştir. Enfeksiyonların en önemli sebebi temiz su ve gıdaya ulaşmada yaşanan zorluktur. Özellikle deprem sonrası altyapıda meydana gelen yıkımlar nedeni ile kanalizasyon suları içme sularına karışır ve bu suların tüketilmesi de ishalle seyreden hastalıklar başta olmak üzere pek çok salgınla seyreden hastalığa sebep olabilir. Doğal afetlerden sonra ve afetzedelerin toplu kaldığı kamplarında yaşanan ölümlerde en önemli neden (özellikle çocuklarda) ishaldir” dedi.
Dr. Akalın ,”Temiz su ve gıdaya ulaşma kadar, hijyenik tuvalete ulaşma da hastalıkların önlenmesinde önemlidir. Afet bölgesindeki vatandaşların içmesi, el-ağız yıkaması için pet şişelerdeki güvenilir suların yeterince temini çok önemlidir. Depremzedelerin kapalı bir ortamda olması da bulaşıcı hastalıklar için risk oluşturmaktadır. Kapalı ortamlarda solunum/damlacıkla bulaşan (kızamık, menenjit, tüberküloz, grip ve Covid-19 gibi) hastalıklar, bit, uyuz gibi hastalıklar da kolay yayılabilmektedir. Bu sebeple hasta olan kişilerin hızlı bir şekilde tespit edilip izoleedilmesi önemlidir. Temiz bir ortam olmalı ve eller yıkanmalı” dedi.
Dr. Akalın son olarak, “Hayvan ısırıkları sonrası kuduz riski olabilir. Bu bölgelerde kirli ve ciddi yaralanmalar olduğundan tetanos aşılamasına da çok dikkat edilmelidir. Çocukluk aşıları başta olmak üzere tetanos, kızamık, kızamıkçık gibi hastalıkların önlenmesi için insanlarını aşılarının tam ve gerekirse ek dozlarının yapılmış olmasının önemlidir. Mümkünse bu bölge insanları için polikliniklerin ayrılması, bulaşıcı hastalık şüphesindeki hastaların izole edilerek evde veya gerekiyorsa her il için belirlenmiş hastanede yatarak tedavi edilmesi önemlidir” ifadelerini kullandı.