Op. Dr. Muhammet İbrahimoğlu, sıklıkla görülen hastalıklardan biri olan bel fıtığının tanısı ve tedavisi hakkında da bilgilendirme yaptı. Bel ve boyun fıtığı hastalarının ameliyatsız tedavi yöntemi ile yalnızca 10 gün içerisinde sağlıklarına kavuşabildiğine değinen Dr. İbrahimoğlu, ayakta uyuşma, bacaklarda uyuşma-karıncalanma, güç kaybı gibi nedenlerin özellikle bel fıtığı habercisi olabileceğini söyledi. Bel fıtığının eskiden 40 ve 50’li yaşlarda görüldüğünü ifade eden Dr. İbrahimoğlu, son yıllarda artan telefon ve bilgisayar kullanımı ile oluşan hareketsiz yaşamın artmasıyla 20li yaşlarda da bel fıtığının görülmeye başlandığına dikkat çekti. Dr. İbrahimoğlu, “Fazla kilolularda, obezite rahatsızlığında, sürekli bilgisayar başında uzun saatler oturan insanlarda bel fıtığı ile sıklıkla karşılaşıyoruz” dedi.
Bel fıtığına neden olan sebepleri sıralayan Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Dr. İbrahimoğlu, temel nedenin hareketsiz kalmak olduğunu belirterek; “En büyük etken hareketsiz kalmak, tekrarlayıcı hareketler sergilemek, omurgayı zorlama, kas travması, sportif yaralanmalar, gereğinden fazla yük kaldırmak bel fıtığına yol açıyor. Bu saydığımız sebeplerin yanı sıra belli başlı travmalar da fıtığa neden olabiliyor. Örneğin kaza yapmak, bir yerden düşmek, atlamak ya da ani hareketler. Onun dışında diğer bazı hastalıklar var. Bunlar da bel fıtığına yatkınlık oluşturabilir. İnsan omurgası diktir. Bu dik yapıyı kaslar ayakta tutuyor. Boyundan başlayıp kuyruk sokumuna kadar çeşit çeşit kaslar var bazı genetik kas hastalıkları da bel fıtığına yatkınlık oluşturabiliyor. Ayrıca her bel ağrısı kişinin bel fıtığı olduğu anlamına gelmiyor. Bel fıtığı kiminde kendini bel ağrısı ile gösterirken kimin de ağrısız seyreder bazı hastalarda da ağrı ayaklara vurur” şeklinde konuştu.
Tüm hastalıklarda olduğu gibi bel fıtığında da erken teşhisin önemini vurgulayan Dr. İbrahimoğlu, şöyle konuştu:
“Erken teşhis konulduğu zaman ameliyat gerektirmeyen tedavi yöntemleri bulunuyor. Bunlar; günümüzde çok yaygın olarak kullanılan radyofrekans tedavisi, mikro cerrahi gibi tek noktadan girilerek yapılan kapalı yöntem endoskopik bel fıtığı tedavisi. Bunların dışında introdiskal elektotermal yöntemiyle yarım saatte biz bu fıtığı yok edebiliyoruz. Hastayı uyutmadan tamamen uyanık şekilde radyofrekans ile bel fıtığı tedavisi uyguluyoruz”
Ameliyat olan bir kişinin ortalama 3 ay yük kaldıramayıp rahat hareket edemeyeceğini dile getiren Dr. İbrahimoğlu, “Hasta bel fıtığı ameliyatı olduğunda en az 3 ay ağır yük kaldıramaz. Ameliyatsız yöntemlerde işgücü kaybı yaşanmıyor. İşlemin hemen ardından hasta yürüyerek buradan çıkabiliyor. Hasta 4. gün işine dönebiliyor biz yine de her ihtimale karşı ortalama 10 gün istirahat öneriyoruz. Bu sürenin ardından hasta sağlığına kavuşmuş olarak kontrolüne geliyor, gündelik yaşantısına devam ediyor” ifadelerini kullandı.
“Hasta hangi tedaviyi görmüş olursa olsun ameliyat sonrası her zaman spor yapmalı en az 3 hafta fizik tedavi almalıdır” diyen Dr. İbrahimoğlu, şu uyarılarda bulundu:
“Ayağında uyuşma varsa, bacaklarında uyuşma karıncalanma varsa, güç kaybı, aksayarak yürüme, idrar kaçırma varsa -kimi zaman idrar kaçırma tek başına bel fıtığı nedeni olabilir- mutlaka bir beyin sinir cerrahisi uzmanına başvurulmalı”