Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, Denizli’de gerçekleştirdiği basın toplantısında basın mensuplarının sorularını yanıtladı. İnce, Denizli’de geçtiğimiz günlerde gündeme gelen ‘Denizli’de iş insanları siyasete gireceklerini söylediler. Buna bakış açınız nedir? ‘ sorusuna; “TBMM’de 16 sene bulundum. İş dünyasından gelen arkadaşlarla milletvekilliği yaptım. Grup Başkanvekiliği dönemimde o arkadaşlara al bu dosyayı çık kürsüye öttür dedim. Hiçbiri öttürmedi. İktidardan çekindiler. İş dünyasından yürekli gelecekler varsa siyaset sahnesi onlara açıktır. Ama ben şimdiye kadar iş dünyasından gelip iktidardan çekinmeyen yüreklice konuşanı görmedim.”diye cevap verdi.
Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, bir dizi programa katılmak için Denizli’ye geldi. İnce, basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı. İnce’ye, Anadolu medyası, muhalefet vatandaş kopukluğu, Suriyeliler, anketler, iş insanlarının siyasete giriş kararı ve asgari ücretle ilgili sorular yöneltildi.
Soru(-)Toplantıda ilk soru Egeyön Haber Koordinatörü Ahmet Deda’dan geldi. Deda, 3 ana başlıkta şu soruları yöneltti; Birincisi bütün herkesi çağırdığınız Anadolu Medyası’nı çağırmadınız. Herhalde bize ihtiyacınız yok? İkincisi sürekli eleştiriyoruz. Halka projeler anlamında bir şey anlatamıyoruz. Sokakta vatandaşa ‘Neden AK Parti’ye oy veriyorsunuz?’ diye sorduğunuzda onlar bize devlet yardımı veriyor diyorlar. Çözümü neden vatandaşa anlatamıyorsunuz? Eksiklik muhalefette mi vatandaşta mı? Üçüncüsü dünya genelinde milyonlarca Türkiyeli var. Bugün Suriyelilere karşı yapılan ırkçı çıkışlar başka ülkelerdeki Türkiyelilere geri tepmez mi? Farklı bir çözüm aranamaz mı?
Muharrem İnce(*): Birincisi Anadolu Medyası davet etmemek olmaz. Ben sizinle buraya sohbete geldim. Baş konuk onlar. Allah’tan yerel basın var. Ulusal basının halini biliyorsunuz.
–İkincisi devlet yardımı konusu; bu yardımlar Tayyip Erdoğan’ın yardımı değil, devletin yardımıdır. Sürekli yardımla geçinmeye çalışırsak ana baba yardım alır ama çocuklara yardım kalmaz. Yardım alan ana babalar bilsin ki çocuklarının haklarından alıyorlar. Sistemi sürekli yardımla devam ettirirsek, bir süre sonra o yardımlara hepimiz muhtaç oluruz. O zaman da perişan oluruz. Peki halk mı anlamıyor, yoksa muhalefet mi anlatamıyor? Bu çok basit muhalefet anlatamıyor. Halk her zaman anlar. Halka makarnacı, bulgurcu, kömürcü denmez.
–Üçüncüsü; Dünyanın çeşitli bölgelerinde çalışan Türkler ile Suriyelileri kıyaslamak elmayla armutu kıyaslamak gibi. Orada kitlesel bir durum söz konusu değil. Almanya’da 3.5 milyon Türk yaşıyor. Almanya onlara konut veriyor, yardım mı yapıyor. Hayır. Ama biz Suriyelilere 50 milyar dolar harcamışız. Yurt dışındaki Türklerle, Suriyelileri bir düşünmek saflık olur. Bu konuya hükümet açısından bakarsak; Birleşik Arap Emirlikleri’ne terörist dedi. 15 Temmuz’u destekledin dedi. Çark ett mi? Etti. Mısır’a darbeci dedi mi? Dedi. Çark etti. Ey Putin, Ey Macron çark etti. Herkesle barışıyorsun da neden Esad’la barışmıyorsun? Barış, gönderelim. Ben Cumhurbaşkanı olsaydım Şam’a büyükelçi atayacaktım. Esad ile konuşacaktım. Güvence ver bunları gönderelim diyecektim.
-Türkiye’de çok sayıda olumsuzluk olmasına rağmen AK Parti halen birinci parti çıkıyor. Muhalefet neden birinci parti olamıyor? Anketlerde Memleket Partisi görünmüyor veya gösterilmiyor. Neden?
*İktidar ve muhalefet birbirine benzedi. Biz hariç hiçbir partide demokrasi yok. Bizde genel başkan erkek, yardımcısı kadındır. Milletvekili seçimi fermuar sistemi şeklinde. Cumhurbaşkanı adayını üyeler seçecek. Beni genel başkanlığa üyeler seçti. Gelelim AK Parti neden birinci parti? 20 yıldır iktidarda olduğu için bazı insanlar cevap vermeye korkuyorlar. Bana çok insan;’ İşimi bozarım sandıkta oyum senin’ dedi. Nemalanan insanlar da var. AK Parti’nin hızla eridiğini görüyorum. Ama bu oylar bir partiye gitmiyor. Yüzde 25 kararsızlar var. Memleket Partisi ise Türkiye’nin en mağdur partisi. A Haber iktidarı eleştirdiğimiz için veremiyor. CHP’ye laf edersem haber yapıyorlar. CHP’nin kanalları var. Halk TV, KRT, TELE 1’de ölsem belki haber olurum. Böyle bir medya düzeninde yerel medyaya bide taban medyasına güveniyorum. Ben o anketleri biliyorum. Hiç o durumda değiliz. Elinizi vicdanınıza koyun, Ahmet Davutoğlu’ndan, Temel Karamollaoğlu’ndan, Gültekin Uysal’dan daha az oy alacağımı düşünüyor musunuz?
–Deda Haber Muhabiri Oral Can Tatar’ın, ‘Denizli’de iş insanları siyasete gireceklerini söylediler. Buna bakış açınız nedir? Türkiye’de böyle bir hareketlenme görüyor musunuz?’ sorusuna İnce;
*Siyasi deneyimlerime göre konuşayım. TBMM’de 16 sene bulundum. İş dünyasından gelen arkadaşlarla milletvekilliği yaptım. Grup Başkanvekiliği dönemimde o arkadaşlara al bu dosyayı çık kürsüye öttür dedim. Hiçbiri öttürmedi. İktidardan çekindiler. İş dünyasından yürekli gelecekler varsa siyaset sahnesi onlara açıktır. Ama ben şimdiye kadar iş dünyasından gelip iktidardan çekinmeyen yüreklice konuşanı görmedim. Mecliste ben dosyayı verdiğimde ihalem var, işim var derlerdi. Benim gibi öğretmenler ise tam gaz giderdi. İş dünyasından gelenler hiçbir zaman muhalefet yapamadı. Bizim gibi örgütlerden gelen insanlar yaptı. Bu benim fikrimdir. Ama iş dünyasının yürekli bir şekilde siyasete atılmasından mutluluk duyarım.
–Yine Deda Haber Muhabiri Oral Can Tatar’ın ‘Denizli Milletvekili Cahit Özkan, ‘Asgari ücrete zam yapılabilir’ dedi. Bakan Bilgin ise;’Böyle bir şey gündemde yok. İş dünyasını zora sokarız’ dedi. Ekonomik kriz sizce böyle mi çözülecek?’ sorusuna İnce;
*Sabahleyin Denizli’ye geleceğim diye akşamdan notlarımı alıyorum. Dolar bu kadar falan diye yazıyorum. Daha bir kez tutturamadım. Sabah kalkıyorsun hesap şaşmış. Asgari ücreti senede bir kere 6 ayda bir kere belirleyelim ile olmaz. Şuanki durumda haftalık belirlenmesi gerekiyor. Benim buna matematiğim buna yetmiyor. Recep’in matematiği hiç yetmez.”diye cevap verdi.
