Denizli’nin deneyimli sanayicilerinden Faruk Alyaz, elektrik ve doğalgaza gelen zamların ardından yaşanan sorunları ve yapılması gerekenleri anlattı. Alyaz, zamların ardından malların maliyetinin artacağını ve rekabet gücünün zayıflayacağını belirtirken, son alınan güneş enerjisinden elektrik üretimine yönelik kararının ise adeta enerji üretimi yatırımlarını durdurduğunu açıkladı.
Türkiye’de sanayicinin gündemi elektrik ve doğalgaza gelen zamlar. Denizli’nin tecrübeli sanayicilerinden Faruk Alyaz, Egeyön TV’de Gazeteci Ahmet Deda’nın sorularını yanıtlayarak son gelişmeleri ve sanayiye yansımalarını değerlendirdi.
Sanayici Faruk Alyaz röportajı;
Türkiye’de neden güneş, su gibi karşılıksız enerjiye yönelmedik?
Türkiye’de gelişim yeni yeni oluyor. Güneş enerjisi panelleri fabrikaların çatılarına ve dağlara kurulması 5 senelik bir olay. Güneş enerjisi panellerinin de ana maddeleri ithal ediliyor. Dünyanın en iyi güneş alan enerjisi alan bölgelerinden birinde olmamıza rağmen istifade edemiyoruz. Almanya bizim kadar almamasına rağmen yüzde 20’ye yakın istifade ediyor. Buna rağmen bugün doğalgazı kesilince abondane olmuş durumdalar çünkü doğalgaza bağlı sanayi gelişmiş. Almanya’da bu 100 birim ise bizde henüz 40 birim civarında doğalgaza bağımlılık var. Biz de ağır ağır özellikle tekstil sanayisinde doğalgazın etkisini hissetmeye başladık. Çevre kirliliği açısından uzaklaştığımız fosil yakıta dönersek verim de düşecek. Doğalgazdan fosil yakıta dönme sıkıntısı da yaşanacak.
Elektrik ve doğalgaz zamlarından sonra sanayicinin hali ne olacak?
Sanayi üretemez hale geldi. Örneğin asgari ücretin artması problem değil ama SGK primlerinin artması işçiye refah getirmeyen durumlar oluşuyor. Bu durum işverenin maliyetini etkiliyor. Türkiye’deki zamlar malın maliyetini etkileyecek. Mal pahalı hale geldiğinde dünyada rekabet şansı kalmayacak. Güneş enerjisi, jeotermal, rüzgar türbünleri gibi kendi kaynaklarımızı kullanmamız gerekiyor. Bunlarla elektriğimizi üretebiliriz. Bu işin temel çözümü galiba nükleer santral olacak. Enerji yatırım yapan ülkeler için çok önemli. Üretimde daha az enerji ile daha çok üretim nasıl yapabiliriz, daha çok katma değer nasıl sağlayabilirizi düşünmemiz gerekiyor.
ŞAHLAN olarak ne tür üretim yapıyorsunuz?
Hidrolik makinalar üretiyoruz. Esnek üretim yani projeye dayalı üretim yapıyoruz. Bugün ham bez üreten tekstilci bir fabrikatörüm diyebilir. Makina sanayisinde ise bu böyle değil. Makina için proje ve ciddi ar-ge gerekiyor. 50 yılık bir firmayız. Denizli’deki en esnek firmasıyız. Hidrolik makina sektörü çok gelişti. Mobil araçlarda, kağıt sanayisinde, gemicilik, baraj sanayisinde, platik ve demir çelikte ciddi anlamda hidrolik kullanımı var. Afrika bizim için önemli bir pazar. Fas üzerinden Afrika’ya girip satış yapıyorsunuz. Uzun yıllar Fransa Marsilya’ya satıyorduk, onlar da Cezayir üzerinden satış yapıyordu. Afrika’da Türk malı olarak çok iyi isim yapamamışız. Aynı menşeli malı Fransız olarak sattığında yüzde 25 fazlaya satabiliyorsun. Artık Türkiye özellik ağır makina sanayisinde çok iyi durumda.
Son zamlar dış pazarı etkileyecek mi?
Mutlaka zamlar etkileyecektir. Son alınan kararlarda devlet güneş enerji üretiminde 100 KW enerji üret kendin kullan, 100 KW daha üretirsen sat toplam 300 KW üretirsen senden 100 KW bedava alırım diyor. Enerji darlığında fazla enerji üretmeyi engelleyecek bir yasa çıkıyor. Bu nedenle herkes yatırımlarını durdurmamaya başladı.
Rusya-Ukrayna savaşı sizi çok etkiledi mi?
Savaş bizi çok etkiledi. Rusya, Türkiye’den bir mal aldığı zaman parasını ödemek için yurtdışında Euro veya Dolar havalesi yapamıyor. Zorunlu malzemeleri başka ülkeler aracılığı ile yapıyor. Bu durum ciddi bir sıkıntı yaşattı. Rusya’nın ihracatımız için çok büyük katkısı vardı.
Sıkıntıların ardından 50 yıl sonunda ‘yeter artık, işi bırakıyorum’ dediğiniz oluyor mu?
Çok fazla sanayici bunu diyor. Reel olarak faiz getirisi iş yerlerinden fazla kazanırsa, eğitimli personel sorunu olursa çok ciddi yatırımdan kaçma olur. Son 10 yıldır eğitimli personel sıkıntısı had safada. 5 yıl diplomasının içini dolduran arkadaş yüksek ücretle başka yere geçiyor. Bu tür firmalar çok büyük sıkıntı çekiyor. Artık Türkiye’de en çok para kazanalar bankalar oldu. En fazla para kazanan emtia yine para. İhracatta ödemeler dengesi bozuk. Sanayicinin kollanması lazım.