PamukkaleÜniversitesi Hastaneleri, riskli operasyonları başarı ile gerçekleştirmeyedevam ediyor. Bölge halkına nitelikli ve kaliteli sağlık hizmeti sunanPamukkale Üniversitesi Hastanesi Genel Cerrahi Ekibi bu kez laparoskopik olarakgerçekleştirilen yemek borusu kanseri ameliyatı ile ses getirdi.
Yemek borusu kanserine yakalanan ve yemek borusu tıkandığı için su dahi içemeyen 50 yaşındaki Erdal Yıldırım, Pamukkale Üniversitesi Hastanesinde midesinden yapılan yemek borusu ile sağlığına yeniden kavuştu.
Yutma güçlüğü ve kilo kaybı şikayeti ile Pamukkale Üniversitesi Genel Cerrahi Bölümüne başvuran 50 yaşındaki Erdal Yıldırım’a yapılan muayene ve tetkikler sonucu yemek borusu kanseri teşhisi konuldu. Bunun üzerine operasyon Genel Cerahi ve Göğüs Cerrahi ekibi ile birlikte kapalı (laparoskopiktorakoskopik)yöntem ile gerçekleştirildi. Yemek borusu alınan ve yerine midesinden yemek borusu yapılan 50 yaşındaki hasta sağlığına kavuştu.
Pamukkale Üniversitesi Hastanesi Genel CerrahiÖğretim Üyesi Doç. Dr. Ali Kağan Gökakın “70 yaşındaki hastamız bize yutkunmave kilo kaybı şikayeti ile başvurdu. Yapılan incelemeler sonucu hastamıza yemek borusu kanseri teşhisi konuldu. Ameliyat sonrası hastamız sağlığına kavuştu’’dedi.
Pamukkale Üniversitesi Hastanesi Genel CerrahiÖğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Muhammed Raşid Aykota ‘’hastanın kapalı(laparoskopiktorakoskopik) ameliyat ile yemek borusu alındı ve mideden yeni yemek borusu yapıldı. Açık ameliyat olsaydı, hastanın karın ve göğüs boşluğunun açılması gerekirdi. Ancak bu durumda hastanın ameliyat sonrası iyileşme dönemi uzun sürecekti. Kapalı yöntemde hastanın sadece göğüs bölgesinde küçük birkesisi oldu. Hastamız çok şükür sağlığına kavuştu ve taburcu oldu. Bu ameliyat şehrimizde ve bölgemizde ilk kez yapıldı. Hastanemizde her türlü kanserameliyatını kapalı yöntem ile yapar hale gelmenin mutluluğunu yaşıyoruz ve PAÜ Hastanesi olarak bölgenin Onkolojik Cerrahi Merkezi olma yönünde emin adımlarla ilerliyoruz” dedi.
Pamukkale Üniversitesi Hastanesi Göğüs Cerrahi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ümit Aydoğmuş, yemek borusu kanseri ameliyatlarının oldukça büyük ve riskliameliyatlar olduğunun altını çizerek, şu bilgileri aktardı:”Bu ameliyatları son yıllarda birçok alanda tercih edilen ve kapalıolarak bilinen Laparoskopik-Torakoskopik yöntemle gerçekleştiriyoruz.Hastanın karnından ve göğüs boşluğundan açılan üç delikle kanserli kısmı çıkarıyor daha sonra da yemek borusu işlevi görecek şekilde mideden bir yemek borusu oluşturuyoruz.”
Ameliyatın ardından sağlığına kavuşan Erdal Yıldırım,” Hastalığımı öğrendikten sonra çok üzüldüm. Denizli’de gittiğimhastaneler bu ameliyatın çok riskli olduğunu söylediler. Son çare olarak başvurduğum PAÜ Hastanesinde ameliyatımın yapılabileceğini söylediler. Yapılan ameliyat sonrası adeta yeniden doğdum. Daha önce su bile boğazımdan geçmezken şimdi rahatlıkla yemek yiyebiliyorum. Her geçen gün daha iyi oluyorum. Emeği geçenlere sonsuz teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.
Hastalıkta erken teşhisin önemine dikkat çeken Dr. Aykota , “Hasta İlk aylarda katı gıda yutmakta güçlük çeker, daha sonra sulu gıda yutamaz.Su dahi içemez hale gelen hasta son olarak tükürüğünü dahi yutamaz. Bu arada hızla kilo kaybetmeye başlarlar. En sonunda beslenemediği için kişi yaşamını yitirir.” diyerek erken teşhisin önemini bir kez daha vurguladı.
