AK Parti Denizli Milletvekili Şahin Tin, 12 Mart 1971 Muhtırası’nın 47. yıldönümünde yaptığı açıklamada, “Türkiye’nin gelişmesini istemeyen mihraklar hep aynı tezgâhı kurmuşlardır. 1960 darbesi, 71 muhtırası, 80 darbesi, 28 Şubat müdahalesi, 27 Nisan bildirisi, 15 Temmuz kalkışması gibi ihanet girişimleri, aynı odakların eseridir” dedi.
AK Parti Denizli Milletvekili Şahin Tin, 12 Mart 1971 Muhtırası’nın 47. yıldönümü dolayısıyla bir açıklama yaptı. Şahin Tin, “Cumhuriyet tarihinde 27 Mayıs 1960’da demokrasiye vurulan ilk darbenin ardından yaşanan ve ikinci darbe olarak hatırlanan 12 Mart 1971 Muhtırası’nın üzerinden tam 47 yıl geçti. Türkiye’de emir komuta zinciri içerisinde yapılan ilk askeri darbe olarak tarihe geçen 12 Mart Muhtırası dönemin hükümetini istifaya zorlayıp, siyaseti Ordu eliyle dizayn etme hamlesiyle kendisini iyice ortaya çıkardı” dedi.
Türkiye’nin önünü kesmek, kaosa sürüklemek isteyenlerin aynı oyunu sahneye koyduklarını belirten AK Parti Denizli Milletvekili Şahin Tin, “12 Mart Darbesi Türkiye‘nin kayıp yılları olarak hatırlanan 12 Eylül 1980 darbesine doğru ilerleyen postal sesleriydi. Artık yolsuzlukların arttığı, öğrenci kavgaları ile sağ-sol çatışmalarının zirveye ulaştığı karanlık bir dönem başlamıştı. 12 Mart Muhtırası, 1960 yılında Başbakan Menderes’i idam sehpasına götüren baskı ve zulümlerin devamı niteliğindeydi Maksat yine aynıydı. Ülke ekonomisi batacak, yatırımlar duracak, Türkiye’nin geleceğine kilit vurulacaktı. Nitekim öyle oldu.. 12 Mart Darbesiyle Türkiye’de zirveye ulaştırılan kaos, kargaşa ve kardeş kavgaları ülkenin kendi içinde verdiği milli büyüme hamlesinin el freni görevini üstlendi. Demokrasiyi kaybetmenin bedeli ülkemiz için çok ağır oldu. Çok acılar yaşandı, tutuklamalar, idamlar, tarifsiz baskı ve zulümlere maruz kalındı. 12 Mart ile birlikte Türkiye Cumhuriyeti’nin geleceği ağır bir tehlike içine düşürülmüştü” diye konuştu.
1980 darbesinin ardından Türkiye’de askeri vesayetin AK Parti iktidarına kadar devam ettiğini, çeşitli vesilelerle demokrasiyi, seçilmiş iradeyi yok sayan müdahaleler yaşandığını ifade eden Şahin Tin, “Yakın dönemde sivil yönetimleri tahakküm altına almaya çalışan çok sayıda girişime tanıklık ettik. 28 Şubattaki post modern darbe, 27 Nisan bildirisi olarak kayıtlara geçen olay ve son olarak 15 Temmuz’da halkın canına kast eden ihanet girişimi yaşandı. Bütün bunlar aynı odakların eseri. Türkiye’nin büyük devlet olmasını engellemeye yönelik çabaların sonucudur. 12 Mart Muhtıra’sının üzerinden yarım asıra yakın bir zaman geçmesine rağmen izleri halen silinemeyen o tarifsiz acıları yaşatanlara inat millet olarak daha çok çalışacak ve ülkemizi güçlü geleceğe taşımaya devam edeceğiz. Millet olarak başlattığımız milli yürüyüşümüzden bizi hiç bir gücün alıkoymasına fırsat vermeyeceğiz. Milli duruşumuzu ve manevi değerlerimizi son nefesimize kadar koruyacak, bayrağımızın gölgesinde kutlu yürüyüşümüzü sonsuza dek sürdüreceğiz” dedi.
