Kahramanmaraş merkezli 11 ilde yıkıma yol açan depremleri ekran başında izleyen Denizlili 12 yaşındaki Ege İpar, afet bölgesinde soğuktan etkilenen akranları için renkli yünlerle atkı ve bere örüyor.
Türkiye, yüzyılın felaketi olarak adlandırılan Kahramanmaraş merkezli iki büyük depremle sarsıldı. Yaşanan afet sonrasında başlatılan yardım seferberliği ile birçok noktadan çıkan tırlar afet bölgesine gönderildi. Ülke genelinde 7’den 70’e herkes elinden gelen imkanlar ile depremzedeler için gönüllü çalışma başlattı. Depremzedeler için kimisi cebindeki harçlığını kimisi sofradaki aşını paylaştı. Afetin yaralarını sarmak için Denizli’de yaşayan vatandaşlar da dayanışma örneği sergilemeyi sürdürüyor. Deprem bölgesinde bulunan çocukları ekranda izlerken üşüdüğünü gören Denizlili 12 yaşındaki Ege İpar, soğuk hava şartları nedeniyle afet bölgesinde yaşayan çocukların en çok ihtiyaç duyduğu kışlık malzemelerden olan atkı ve bere gibi el yapımı ürünleri örüyor.
Denizli’de Mehmetçik İlköğretim Okulunda 7. sınıf öğrencisi olan İpar, okul çıkışı hemen eve giderek ödevlerinin ardından örgü makinesinin başına geçiyor. Hafta içi ve hafta sonunu zamanının önemli bir kısmını örgü örmeye ayıran İpar, üretilen el emeği örgüleri koliledikten sonra depremden etkilenen çocuklara ulaştırmayı hedefliyor.
Ege İpar, “Televizyonda deprem haberini gördüm. Ekranda benim yaşlarda arkadaşlarımın üşüdüğünü gördüm ve aklıma bere ve atkı yapmak geldi. İnternette örgü ören bir makine gördüm ve anneme söyleyerek aldık. Okula gidiyorum ve geldikten sonra ödevlerimi yapıyorum. Ödevlerimi yaptıktan sonra da bere ve atkılarımı yapıyorum. Hafta sonu da hep örgüyle uğraşıyorum. Bir bere 1 saatimi alıyor ve örgü makinesinin kolunu saatlerce çeviriyorum. Televizyondaki çocukların üşüdüğünü gördükçe kolum ağrımasına rağmen örmeye devam ediyorum. Bugüne kadar 50’ye yakın örgü yaptım ve yapmaya da devam edeceğim. İhtiyacı olan herkese ücretsiz vereceğim” dedi.
Bir anne olarak çok mutlu ve gururlu olduğunu anlatan Gamze Ünver, “Ege internette bir şeyleri araştırmayı seviyor. İnternette gezdiği sırada örgü makinesini fark ediyor ve bana bundan bahsetti. Tabi deprem olmamıştı ve bunun ihtiyaç olmadığını düşündüm. Birkaç gün sonra deprem haberleriyle üzülerek karşılaştık. Deprem haberlerini izlerken herkes gibi biz de kötü etkilendik. Oğlum Ege bana örgü makinesini alalım dedi. Üstünde durmadım ama oradaki çocuklar için bere örüp göndermek istiyorum dedi. Bu benim için çok yürek ısıtan bir cümleydi. Hemen harekete geçerek ürünü bulup, sipariş ettik. İplerimizi aldık ve Ege beklediğimizin üstüne güzel işler çıkartı. Küçük bir çocuğun kocaman yüreğiyle bir şeyler yapması benim için çok önemliydi. Ege ilk gün örgü yaptığında ben oturup ağladım. Ben çok gurur duyuyorum ve çok mutlu oldum” ifadelerini kullandı.