Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal’ın geçtiğimiz Cumartesi günü görevden alınması, bugün piyasaların açılması ile TL’nin Dolar karşısında büyük değer kaybı iş insanlarını endişelendirdi. Denizli Genç İş İnsanları Derneği(DEGİAD) Başkanı Hakan Urhan yaptığı açıklamada”Ekonomi yönetiminde istikrarlı ve uzun vadeli yaklaşımla atılacak adımlara fevkalade ihtiyaç duyduğumuz bir dönemde, Sayın Ağbal’ın göreve geldikten sadece 4 ay sonra görevden alınması, makro ekonomik istikrar konusundaki endişelerimizi arttırmıştır.”dedi.
Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal’ın görevden alınması, Türk Lirası’nın güne yüzde 17 değer kaybıyla başlamasına neden oldu. Haftayı 7.20 seviyesinde kapatan dolar–TL kuru, pazartesi gününün ilk dakikalarında uluslararası piyasalarda 8.40 seviyesini aştı. Sabah saatlerinde ise 8 ile 8.10 bandında işlem gören kur daha sonra 7.85 seviyesine çekildi. Yaşanan bu gelişmelerin ardından DEGİAD Başkanı Hakan Urhan’dan açıklama geldi.
Urhan, yaşanan süreçten endişe duyduklarını belirterek şu ifadeleri kullandı;
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal’ın görevinden sürpriz bir şekilde alınması nezdimizde büyük şaşkınlık yaratmıştır.
Ekonomi yönetiminde istikrarlı ve uzun vadeli yaklaşımla atılacak adımlara fevkalade ihtiyaç duyduğumuz bir dönemde, Sayın Ağbal’ın göreve geldikten sadece 4 ay sonra görevden alınması, makro ekonomik istikrar konusundaki endişelerimizi arttırmıştır.
TL’de sağlanan görece istikrarın bozulması, zayıflayan TL’nin enflasyonist ortamı tetiklemesi, ödemeler dengesinde yaşanabilecek sıkıntılar ve en nihayetinde büyümenin zayıflaması makro ekonomik istikrar endişelerimizin temelinde yer alan en önemli unsurlardır. Halihazırda TCMB net rezervlerinin ekside olması bu endişelerimizi daha da arttırmaktadır.
Faizlerin yüksek seyrinin büyüme için kaynak ihtiyacı duyan müteşebbisler açısından olumsuz olduğu muhakkaktır. Ancak; yüksek faizin enflasyona yol açan sebep olmadığı, bilakis geçmiş dönemlerdeki ekonomi ve yatırım politikalarında yapılan yanlışların bir sonucu olduğu unutulmamalıdır.
Ülkemizin tasarruf açığı ve dış finansmana ihtiyacı somut bir veriyken, ekonomi yönetimindeki kısa vadeli görevlendirmeler, ülkemiz risk primini arttırmakta ve piyasa faizlerini daha da yukarı itmektedir.
Unutulmaması gereken bir husus, salt TCMB’nin para politikası araçlarıyla ekonomik ilerlemenin sağlanamayacağıdır. Ancak, istikrarlı bir para politikası izlenmediği takdirde makro ekonomik hedeflere ulaşılamayağı ortadadır ve TCMB’nin bağımsızlığını zedeleyen adımlar para politikasının etkinliğini azaltmaktadır.
Bize göre, tüm ekonomik sorunların çözümünün temelinde, katma değerli üretimin arttırılması yer almaktadır. Katma değerli üretimin sağlanabilmesi için; makro değişkenlerdeki öngörülebilir ve istikrarlı seyir büyük önem arz etmektedir ve ekonomi üst yönetiminde yapılan ani ve beklenmedik değişiklikler bu amaca hizmet etmemektedir.
İstikrarlı büyüme ve kalkınma için, öngörülebilir ve çoklu bakış açısıyla uygulanacak makro ekonomik politikalara ihtiyacımız olduğu görüşümüzü DEGİAD olarak bir kez daha yineliyoruz.
Bu vesileyle ülkemize sağlık ve refah dolu günler diliyoruz.