Özel Denizli Tekden Hastanesi beslenme ve Diyet Uzmanı Diyetisyen Meryem Güç, Ramazan ayı beslenmesi ile ilgili uyarılarda bulunarak, “Bu yıl Ramazan ayında yaklaşık 15 saat süren bir oruç söz konusudur. Ramazan ayında optimal beslenmeyi sağlamak önemlidir” dedi.
Güç, yaptığı açıklamada Ramazan ayı boyunca oruç tutma süresinin uzun olduğu için beslenmeye dikkat edilmesi gerektiğini kaydetti. Güç, “Yapılan birçok bilimsel çalışmada Ramazan orucunun vücuttaki metabolizmayı yavaşlattığı belirlenmiştir. Bu sonuçlara göre diyetimiz normal vücut ağırlığımızı korumak, ağırlık kaybetmemek veya ağırlık kazanmamayı destekleyecek şekilde olmalıdır. Oruç sırasında baş ağrısı ve hazımsızlık gibi minör, böbrek ve sindirim sorunları gibi ciddi sağlık sorunları ortaya çıkabilir. Bu nedenle sağlıklı kalmak, dengeli bir diyeti sürdürmek ve hijyenik besinleri tüketmek önemlidir. Oruçlu iken başlıca endişe sıvı ve elektrolit dengesinin korunmasıdır. Çünkü yaz aylarında sıvı gereksinmesi genelde yüksektir ve bu durum ciddi sorun oluşturabilir. Dehidratasyonu önlemek için oruç öncesi ve oruç sonrasında yeterli miktarlarda su tüketilmelidir. Sağlıklı kalmak için doğru besinleri doğru miktarlarda seçmek çok önem kazanmaktadır. Sahur ve iftar yemeğinde, besin öğeleri içeriklerinde büyük farklılıklar bulunmaktadır. Bu nedenle her iki öğünde besin öğeleri içeriklerine büyük özen gösterilmelidir” dedi.
Ramazan ayında özellikle karbonhidrat içeren besinlerin sınırlandırılması gerektiğini kaydeden Güç, özellikle basit şeker içerikleri yüksek olan besinlerin iftar öğününün sonunda tüketilmesi gerektiğini vurgu yaptı. Güç, “Oruç tutan bütün bireyler gereksinmelerini besin ögelerinden zengin, değişik besinleri içeren sağlıklı bir diyetle sağlamalıdır. Sahur yemeği yavaş sindirilen gün boyu besleyici özelliğini sürdüren besinlerden oluşmalıdır. Tam buğday ürünleri, kurubaklagiller ve sert kabuklu yemişler seçilmelidir. Posadan zengin besinler kepek, tahıllar, tam buğday, tohumlar, patates, sebzeler, meyvelerde bulunur ve yavaş sindirilmektedir. Bu besinler posa sağlar ve oruç süresince kabızlığı, midenin bulantı ve bozulmalarını önlemeye yardımcıdır. Çok hızlı sindirilen besinlerden sakınılmalıdır. Örneğin, şeker, beyaz un ve diğer saflaştırılmış şekerleri içeren besinler gibi. Sahur yemeği sırasında tatlıların tüketilmesinden sakınılmalıdır. Sahur süresince 1 bardak taze meyve suyu veya 2-3 bardak su tüketilmelidir” diye konuştu.
İftar besinleri ile ilgili açıklamalarda bulunan ve hurmanın oruç açılmasında muhakkak tüketilmesi gerektiğini kaydeden Güç şunları söyledi:“Yaz aylarında iftar zamanı geç vakitlerde olmaktadır. Bu nedenle vücudumuz için gerekli besin öğelerinin sağlanması önemlidir. İftarda yemeğe 2-3 adet hurma ve 1-2 bardak yağsız süt veya su ile başlanmalıdır. Hurmalar karbonhidratlar, posa, potasyum ve magnezyum için mükemmel bir kaynaktır. Süt ise protein ve kalsiyumun önemli bir kaynağıdır. Yoğun besinler yenmeye başlamadan önce 1 kase çorba 1 ince dilim tam buğday ekmeği tüketilebilir. İftar yemeğinin kalanında ise tam tahıllar, haşlanarak ve fırında pişirilmiş sebzeler ve taze meyveler seçilmelidir. Baharatlı besinlerin tüketilmesinden sakınılmalıdır. Baharatlı besinler mide salgılarını uyarır ve oruç sırasında rahatsızlık hissedilmesine neden olabilir. En az 8 bardak su tüketilmelidir. Gün boyunca serin koşullarda kalmak ve fiziksel faaliyetleri sınırlamak vücuttan sıvı kayıpların önlemek için önemlidir.
Aşırı miktarda yemek alınan enerjinin artmasına ve vücut ağırlığının da artmasına neden olmaktadır. Sindirimi kolaylaştırmak için yemek yerken acele edilmemeli, yemekler yavaş yenmeli, uygun biçimde çiğnemelidir.”