enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
34,5424
EURO
36,0063
ALTIN
3.006,41
BIST
9.549,89
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Denizli
Az Bulutlu
9°C
Denizli
9°C
Az Bulutlu
Pazar Az Bulutlu
9°C
Pazartesi Açık
10°C
Salı Açık
13°C
Çarşamba Parçalı Bulutlu
15°C

Uzman Dr. Kaldır:“Hipotiroidi geçici değil, ömür boyu tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır”

Uzman Dr. Kaldır:“Hipotiroidi geçici değil, ömür boyu tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır”
24.08.2021
A+
A-

Tiroit bezinin az çalışmasına bağlı olarak hormonların az salgılanması olarak tanımlanan Hipotiroidi hastalığına karşı uzmanlar uyarılarda bulundu. Özel Denizli Cerrahi Hastanesi Dahiliye Uzmanı Dr. Mesut Kaldır,  “Bu hormonlar metabolizmamızı düzenlediğinden, kana az hormon salgılanmasına bağlı olarak halsizlik, yorgunluk, ciltte kuruluk ve dökülme, müdahale edilmeyen vakalarda dilde büyüme, seste boğuklaşma ortaya çıkabilir” dedi.

Hipotiroidi hastalığının oluştuktan sonra önlenemediğini belirten Uzm. Dr. Kaldır, “Hipotiroidi önlenebilen bir hastalık değildir ve çoğunlukla bağışıklık sisteminin tiroid bezine saldırması ve harap etmesi sonucu oluşur. Bunlardan en bilineni tiroit bezinin kronik iltihabı olan “Hashimato tiroidi’dir. Hashimato hastalığında bağışıklık sistemimiz tiroid bezini yabancı olarak tanır ve ona saldırıp harap eder ve çalışamaz bir hale getirir. İster “Hashimato hastalığı” isterse tiroid dokusunun enflamatuar hastalıkları olsun, hipotiroidi ortaya çıktığında vücudun metabolizmasını ayarlayan tiroid hormonlarının sentezi ve dokudan kana salınımı bozulur ve bunun sonucunda çeşitli şikayetler oluşur” ifadelerini kullandı.

“Tiroid fonksiyon testi ile erken tanı konulabilir”

Hipotiroidi hastalığına karşı tanı yöntemlerini anlatan Uzm. Dr. Kaldır, “Tiroid fonksiyon testi adı verilen kan testi ile hormon düzeyleri kontrol edilerek fonksiyonel araştırma, Sintigrafi ve USG ile de yapısal araştırma yapılarak tanı kesinleştirilir. Kan testlerinde TSH hormonu ile T4 tiroid hormonuna bakılır. Kanda TSH’ın yüksek, T4 adlı tiroid hormonunun çok düşük olması “hipotiroidi” anlamına gelir. Eğer TSH yüksek ancak T4 düzeyi normalse, ileriki zamanda hipotiroidi oluşma riski vardır. Doktorunuz ilaç tedavisi ile hormonları yerine koymak için bir tedavi planı hazırlar ve bu sürede düzenli kan kontrolleri ile tiroid düzeylerini kontrol eder. Hormon düzeylerinin yanı sıra tiroid ultrasonu ile bu bezin büyüklüğü ve yapısına da bakılır. En sık saptanan patoloji nodül oluşumudur. Bu durum hücre yıkımı sonrası dokuda bağ dokusu oluşumudur. Nodül saptanması her zaman kötü huylu bir nodül varlığı anlamına gelmez. Sintigrafi ve gerekirse ince iğne aspirasyon biyopsisi ile ileri tetkikler yapılarak hücre formasyonları araştırılır ve nodülün yapısı hakkında bilgi edinilerek tanı kesinleştirilir” şeklinde konuştu.

“Hipotiroidi geçici değil, ömür boyu tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır”

Hipotiroidi hastalığının tedavi sürecinin yaşam boyu sürdüğünü belirten Uzm. Dr. Mesut Kaldır, “Vücutta T4 hormonu yetersiz olduğunda dışarıdan verilen ilaç tedavisiyle bu eksiklik giderilir. Ancak “hipotiroidi” geçici değil, ömür boyu tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır. Tiroid ilacına başladıktan 2 hafta sonra şikayetlerde düzelme başlar. İlaca düşük dozlarda başlanır ve kısa sürelerle artırılarak, genelde 5-6 haftada bir, TSH hormonu normale dönünceye dek doz ayarlanır. Sonrasında genellikle altı aylık ya da yıllık kontrollerle kanınızdaki tiroid hormonu seviyesinin normal olup olmadığı kontrol edilir. Hamilelerde, yaşlılarda, koroner kalp hastalığı olanlarda hipotiroidi varsa daha sık kontrol gerekir. Bunun nedeni ise tiroid içeren hormon ilaçlarının kalbin daha hızlı çalışmasına neden olmasıdır. Bu yüzden ilaç ayarlanması iyi yapılmalıdır” dedi.

Tedavi edilmediği durumlarda ölümcül sonuçlara neden olabileceğinin altını çizen Uzm. Dr. Kaldır, “Yaşam boyu süren hipotiroidi tedavi edilmezse tiroit eksikliğine bağlı gelişen metabolik sorunların devam etmesi sonucunda, kalpte büyüme, kalp yetmezliği, pıhtı oluşumu, hipertansiyon ve damar sertliği gibi ölümcül tablolar ortaya çıkabilir. Kan testlerinde tiroid hormonu eksikliğiniz varsa, ancak şikayetleriniz çok hafifse herhangi bir tedaviye ihtiyacınız olmayabilir. Bu durumlarda, doktorunuz genellikle birkaç ayda bir hormon seviyenizi izler. Bizler hastanemiz bünyesinde yeterli laboratuvar imkanlarımız ve uzman radyologlarımız sayesinde hipotiroidi tanısını kolayca gerçekleştirebilmekte ve gereğinde ince iğne aspirasyon biyopsisi ile bu tanıyı destekleyebilmekteyiz” ifadelerini kullandı.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.